Fahri Erdinç’le Nazım Hikmet arasında yıllarca süren bir usta-çırak ilişkisi, onları yurtdışında buluşturan bir yazgı ortaklığı, siyasal çalışma sürecinde oluşan bir yoldaşlık ilişkisi vardır.
Fahri Erdinç, Kalkın Nazım’a Gidelim kitabında bütün bu ilişkilerden yola çıkarak anılarını anlatıyor. Nazım gerçeğini anlatmak savıyla yazılan bir takım kitaplarda onu yalnız bir yönüyle, sözgelimi yalnızca ideolojik çizgisi içinde, örgütünün anlam ve eylem sınırlarıyla bir militan olarak ya da yalnız kusurlarıyla görmek ve göstermek isteyenlere karşı çıkmak için. Erdinç’e göre, o hem sanatçı hem militan olarak her yanıyla, her türlü aydınlıkta görülmeli ve gösterilmeli. Bunun için de, günlük gerçeği içinde “insan Nazım, seven Nazım, yaşayan Nazım” ortaya çıkarılmalı.
Kalkın Nazıma Gidelim, birlikte geçirilen günlerin ve yaşanan olguların anılarını dile getirirken, içten anlatımı ve sürükleyici kurgusuyla Nazım gerçeğini anlamaya ve anlatmaya katkı sağlayan önemli bir çalışma.