Karaduygun kitaplarını, Karaduygun sözleri ve alıntılarını, Karaduygun yazarlarını, Karaduygun yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
anadolu’da birçok kez kulağıma çalınan bu güzel sözcüğün melankoliğe denk düştüğünü yıllar sonra kavradım. ta hippokrates’ten beri kara safranın hükmünde yaşayan insanlara nasıl melankolik demişlerse, buralarda da karaduygun demişler. hüzünlüler, o yok, bu yok, şu vardı ama şimdi eksik, olacaktı ama olmadı diye diye dünyaya içerlerken, karaduygun insanlar, ben var mıyım, yok muyum, hangi zamanda, kimin içindeyim diye diye üflendiği neyi yadırgayan davudi bir ıslık gibi eğreti, üflediği ıslığa yabancılayan bir ney denli bigâne, her dünyevileşme anını sancıyla yaşayan, can ile hayat arasındaki ölçüsüz uzaklığı kılcallarında hisseden, alınları doğuştan dövmeli insanlardır.
Sema Kaygusuz Karaduygun’da “kara”nın anlamını bir eldiven gibi tersine çeviriyor. “Ebedi dulun dili”yle sarmalanmış karaduygunun kafasındaki seslerin birer sanrı değil, gerçekliğin ona has hissedişi olduğunu, bu hissedişin çokçası
Her sabah kimseler dürtmeden kendiliğimizden uyansak da, ellerimizle yontacağımız kafayı asla insandan münezzeh kılamayacaktık. İmkansızdı, imkansızdı dünyadan başka yere uzanmamız...