Kayı 9: Sonun Başlangıcı Gönderileri
Kayı 9: Sonun Başlangıcı kitaplarını, Kayı 9: Sonun Başlangıcı sözleri ve alıntılarını, Kayı 9: Sonun Başlangıcı yazarlarını, Kayı 9: Sonun Başlangıcı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şark Meselesi; Avrupalı devletler için Osmanlı coğrafyasını paylaşım manevraları, Rusya için güneye, sıcak denizlere inme çabası, Slavlar ve Rumlar için bağımsızlık mücadelesi ve Osmanlı Devleti için ise var olma kavgasıydı.
Sayfa 31 - Timaș YayınlarıKitabı okudu
NETİCE...
Osmanlı Devleti'ne hasta adam imajı öyle yapıştırılacaktı ki günümüzde devletin bu tarihlerde on iki milyon yüzölçümü ile İngiltere ve Rusya'dan sonra üçüncü dünya gücü olduğunu kimse bilemez hale getirilecekti. Altmış dört milyon nüfusu ile de Çin,İngiltere ve Rusya'dan sonra dördüncü idi.
Sayfa 250 - Timaş,İstanbul,2021Kitabı okudu
"Öte yandan Şark Meselesi'nin coğrafi bir tanımlama olduğu da bir gerçektir. Bu açıdan bakıldığında, Batı ve Orta Avrupa'nın doğusundaki siyasi problemleri çözme girişimleri ve mücadele sürecidir. Bu bağlamda Şark Meselesi; Avrupalı devletler için Osmanlı coğrafyasını paylaşım manevraları, Rusya için güneye, sıcak denizlere inme çabası, Slavlar ve Rumlar için bağımsızlık mücadelesi ve Osmanlı Devleti için ise var olma kavgasıydı.
Sayfa 31
"Tanzimat denilen ve gerek döneminde gerekse Cumhuriyet dönemi resmî tarihçilerince göklere çıkarılan bir kısım kararlar Osmanlı tarihi için korkunç bir dönem noktası olacaktı. Tanzimat, bir anlamda bu koca İslam devletinde bir yok olma devrinin başlamasına yol açmıştı." 
Kayı 9: Sonun Başlangıcı 
Ahmet Şimşirgil
Hırsız içeriden olunca kapı kilit tutmaz.
Paris gezisi sırasında geçen şu hadise ise Osmanlı'nın dışı kadar içerisinin de nasıl bir ihanetle karşı karşıya kaldığını yansıtıyordu. Fuad Pasa, Sultan Abdülaziz'in meşhur Paris gezisine hariciye nazırı olarak katılmıştı. Yarı resmî bir toplantıda Fransa Imparatoru III. Napolyon, Fuad Paşa'ya yaklaşarak, “Süveyş Kanalı açılmalı. Girit, Osmanlılardan alınıp Yunanistan'a verilmeli. Kudüs'teki mukaddes yerlerden Katoliklere ait olanların yönetimi Fransızlarda olmalı. Zaten bu sorunlar sizin için büyük bir dert. Yorgun omuzlarınızdan bunları atıp hafifleyiniz." diyerek isteklerini sıralamaktadır. Buna karşılık gülümseyen Fuad Paşa, hiç istifini bozmadan, "Biz hâlâ çok güçlüyüz Haşmetmeab. Tehditlere boyun eğmeyiz." cevabını verince, İmparator bir kahkaha attıktan sonra, “Yapmayın, devletinizin ne kadar zayıfladığını bütün dünya biliyor." dedi. Bu tehdit karşısında, Fuad Paşa'nın verdiği şu cevap tarihe geçer, Haşmetmeab bendenize, başka bir devlet gösterebilir misiniz ki, üç yüz senedir, sizin dışarıdan, bizim içeriden devamlı tahribine direnebilmiş olsun! Evet, üç yüz senedir siz dışarıdan, biz içeriden, Osmanlı'yı yıkamadık!"
Sayfa 215Kitabı okudu