Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı

Hüseyin Rahmi Gürpınar

Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı Sözleri ve Alıntıları

Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı sözleri ve alıntılarını, Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı kitap alıntılarını, Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilen Gelsin.... :)
- Vassaf Bey genç, güçlü, kuvvetli, yakışıklı, esmer bir adam. - Allah Allah adamın esmerliğinin avukatlığına faydasını pek anlayamadım. - Saf olma. 26 yaşındaki delikanlının esmerliğinin her işe faydası vardır..
İnsani değerler
Hak, adalet, merhamet, ar, haya gibi insanlığı hayvanlıktan ayıran ne kadar mukaddes kelime varsa birdenbire manalarını kaybediyorlar. O derece süratle ki, bir gün gelecek bunların lügat kitaplarımıza nereden girmiş olduğuna şaşacak ve bunların manalarını anlamak için tefsirlere müracaat edeceğiz.
Reklam
"Eski çağda alışıldığı gibi idarecilik tutumuyla çıktığı anda hastalığı derhal kökünden tedaviye dikkat göstermek değil, üstten, şöylesine ele alıp örtbas etmek usulüyle kapatmak yoluna gitti. Yara işliyor; ağrısı, yakıcılığı artıyor, fakat örtülmekten, sözü yasaklanmaktan başka iyileştirme çaresi düşünülmüyordu. Deşilmek istenen fena kokular, çürümüş etler, yaralar örtülünce cerahatlerin bir gün en sağlam sargıları da çürüterek en acı, en çirkin görünüşleriyle kıpkızıl meydana çıkacaklarına şüphe yoktur."
Sayfa 360Kitabı okudu
Birini aldatacağımız, bir hıyanetle ezeceğimiz, bir hakkını yutacağımız zaman, onun güvenini kazanmak için yüzüne fazlaca güleriz.
Sayfa 329
Reklam
Zaten birleşme zevkiyle söndürülemeyen aşklar, ya ateşle, ya suyla, ya bıçakla, ya zehirle son bulur
Sayfa 295
"Hak nedir? deyince bugün kuvvettir, diye korkunç bir cevap karşısında bulunuyoruz. Kuvvet hak olduktan sonra kuvvetli de maddi ve manevi hiçbir mahkemenin aracılığına lüzum görmez, meseleyi silâhıyle fasleder. Her milletin mahkemeleri bugün yüksek sesle vicdan, kanun ve hakkı insaniyete karşı bağırmaya cesaret edebilselerdi çoktan batıl susar adalet yerini bulurdu. Milletlerin vicdanlarında kanla, ateşle tasfive yapılmak isteniyor. En çok yakan millet mi, yahut yanan mı en saf sayılacak? Milletlerin siyasi kuvvet ve rolleri bulutların teşekkülüne benzer. Hiçbir anları için istikrar kabil değildir. Bugün mağlûp bir millete uygulanan haksızlık, yarın yok olması gerçekleşecek başka bir kavme de aynen yapılacaktır. Çünkü bu âlemde zevalden kurtulmuş bir yaratık yoktur. İş insanlığı, aralarında yaralananı yaralayan hayvan sürülerinden ayıracak, medeni kanunlar yapmakla yükseltmektedir. Hep bunları yalnız felsefe kitaplarında okuyoruz. Kuvvetlinin insanlığı anlamasında adalet olmazsa bu mübarek kelimenin şerefine ne zaman ve ne vasıta ile ereceğiz. Anladık ki hak kuvvettir. Peki, amenna fakat kuvvet sabit bir şey değildir. Hükümdarlara taç ve taht dağıtan büyük Napolyon, Vaterlo muharebesine kadar haklıydı. Almanya imparatoru düşüşüne kadar ilahlara yakın bir devdi. Düştü, karınca oldu. Bu âlemde her şey izafidir. Ne kemkümler talihin lütfuyle mühim adamlar sırasına giriyorlar. Siyaset ufkunda ebedi bir parlaklıkta kalacak bir yıldızın vücudunu hiçbir akıl, ilim ve fen kabul edemez. En büyük milletleri düşüren şey toptan tüfekten ziyade işledikleri hatalar, yaptıkları haksızlıklardır."
"Bir diri için vücut kafesinin son durağı olan mezarı düşünmek kadar korkunç bir şey olamaz. Onun için, bu korkunçluğu hafifletmek için kabristanlar her zaman ferah verici mevkilerde, gölgeli ağaçlar altında, çiçek tarhları arasında bulunmalıdır. Bu dikkat hem ölecekler hem de ölülerini ziyarete gidecekler için büyük bir teselli yerine geçer."
"'Hak nedir?' deyince bugün kuvvettir, diye korkunç bir cevap karşısında bulunuyoruz. Kuvvet hak olduktan sonra kuvvetli de maddî ve manevî hiçbir mahkemenin aracılığına lüzum görmez, meseleyi silahıyla fasleder."
Reklam
Zenginlikle, soylulukla, konakla, gönüller üzerinde saltanat kurmak izni alınabilir mi !
Sayfa 313
"Bütün dünya meselelerinde olduğu gibi şeytanlarla melekler boğuşuyordu. Bu garip işler aleminde sadece ne tam iyilik kâbildir ne de tam fesat... Hayat daima bu ikisinin çarpışmasından çeşni alır. Şeytanlar olmasaydı melekler iblisleşir, melekler olmasaydı şeytanlar melekleşirdi."
Felsefe
Filozofuz diye ortaya atılan heriflerin ciltler dolusu dırıltıları insanlar arasında zerre kadar geçim düzeni sağlayabilmiş midir? Dinsiz, imansız, felsefesiz, kitapsız hırlaşan, dalaşan hayvanlar ne ise biz hala oyuz. Hiç bir dahi insanlara rahatlık, iyi geçim sağlayacak bir felsefe icat etmez.
"Bütün dünya meselelerinde olduğu gibi şeytanlarla melekler boğuşuyordu. Bu garip işler âleminde sadece ne tam iyilik kabildir, ne de tam fesat... Hayat daima bu ikisinin çarpışmasından çeşni alır. Şeytanlar olmasaydı melekler iblisleşir, melekler olmasaydı şeytanlar melekleşirdi."
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.