Kim Nasıl Ölüyor?
Emile ZolaSayfa Sayısına Göre Kim Nasıl Ölüyor? Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Kim Nasıl Ölüyor? sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Kim Nasıl Ölüyor? kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Hükümete küstüğünden elinden geldiğince kendini meşgul edecek şeyler bulmuştu.”
Sayfa 5 - Sel Yayıncılık
Onlar birbirlerini anlıyorlardı, ayrı yaşamışlar, ayrı öleceklerdi. Kont bencilliğin kekremsi zevkini hissediyor, bir başına göçüp gitmeyi arzuluyor, başucunda ne acı komediler ne de sıkıntılar görmek istiyordu.O yüce başbaşalığın rahatsızlığını kendisi ve Kontes için kısaltmaya çabalıyordu.Son isteği kimseyi rahatsız etmeden ve iğrendirmeden, bir cemiyet adamı olarak düzgün bir şekilde ortadan kaybolmaktı.
Sayfa 8Kitabı okudu
"Gitmeyin...İyi değilim."
Sayfa 8 - Sel YayınlarıKitabı okudu
"Tören tamamlandı, artık ölebilirdi."
Sayfa 9 - Sel YayınlarıKitabı okudu
İç çekişler ve gözyaşları sessizlikte yükseldi. Kontes, Roger ve Blanche diz çöktü. Ellerini birleştirip ağladılar; yüzlerini ellerinin arasına gömdüler. Sonra, çocuklar annelerini götürdüler. Kadın çaresizliğini vurgulamak isteyerek kapıda vücudunu son bir hıçkırıkla titretti. O andan sonra merhum artık cenaze şatafatına aitti.
Sayfa 9
Tören tamamlandı, artık ölebilirdi. Fakat adamın acelesi yoktu, gürültülü ve ıstıraplı bir ölümden kaçınmak istercesine gücünü tekrardan toplamış gibiydi. Nefesi, geniş ve vakur odada, yalnızca duvardaki saatle sekteye uğrayan bir ses yayıyordu. O, göçüp giden kalantor bir adamdı. Karısını ve çocuklarını kucakladıktan sonra onları itti, yatağa tekrar gömüldü, yüzünü duvara yaklaştırıp, tek başına öldü.
Sayfa 9 - Sel Yayıncılık 3. Baskı
Merhumu nasıl bilirdiniz :)
*
“ Ah, ya ya, onu tanırdım, alçağın tekiydi!”
Sayfa 14 - Sel yayıncılıkKitabı okudu
Sonra kalabalık dağıldı ve bu ücra köşede, tabutu indiren mezar kazıcılarından başka kimse kalmadı. Halatlar sürtündü, meşe çatırdadı. Verteuil Kontu artık evindeydi.
Sayfa 14 - Sel Yayıncılık 3. Baskı
"Ah, ya ya, onu tanırdım, alçağın tekiydi!"
Bu son veda havada süzüldü. Rahipler bedeni kutsadıktan sonra kalabalık dağıldı ve bu ücra köşede, tabutu indiren mezar kazıcılarından başka kimse kalmadı. Halatlar sürtündü, meşe çatırdadı. Verteuil Kontu artık evindeydi.
Kontes ise koltuğundan hiç kımıldamamıştı. Hala kuşağının püskülüyle oynuyor, gözlerini tavandan ayırmıyordu; güzel sarışın yüzünün yanaklarını hafifçe kızartan bir hayalin içinde kaybolmuştu.
Sayfa 14 - SEL Yayıncılık- Geceyarısı KitaplarıKitabı okudu
Annelerinin ölümü onları tekrar zenginleştirecekti; bunu biliyorlardı ve bu bahane hiçbir şey yapmadan beklemeleri için onlara yeterli görünüyordu. Bu konuda asla konuşmamalarına rağmen, kafalarını devamlı meşgul eden şey mirasın nasıl bölüneceğiydi; eğer aralarında anlaşamazlarsa satmak gerekecekti ki bu her zaman yıkım getiren bir işleme dönüşürdü. Hiçbir kötü niyetleri olmasa da yalnızca her şeyi öngörmek lazım geldiğinden bu tip konularda düşlere dalıyorlardı. Neşeliydiler, iyi evlatlardı, ortalama bir dürüstlükleri vardı; tıpkı herkes gibi, annelerinin mümkün olduğunca uzun yaşamasını diliyorlardı. Kadın onları rahatsız etmiyordu. Sadece bekliyorlardı, hepsi bu.
Sayfa 18
Annelerinin ölümü onları tekrar zenginleştirecekti
Sayfa 18Kitabı okudu
“Ortalama bir dürüstlükleri vardı.”
Sayfa 19 - Sel Yayıncılık
Çocuklarından çekmecelerini boşaltıp malvarlığını paylaşmadan önce ölmesini bekleme lütfunu göstermelerini dilediği yalvaran gözlerinden belli oluyordu.
Sayfa 20Kitabı okudu
Para ölümü zehirlediğinde, ölümden ancak öfke doğar. Tabutların üzerinde dövüşülür.
Sayfa 26 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Kardeş kardeşe bile düşüyor …
… Para ölümü zehirlediğinde, ölümden ancak öfke doğar. Tabutların üzerinde dövüşülür.
Sayfa 27 - Sel yayıncılıkKitabı okudu