-Matmazel, ne kadar çok kitaplarınız var. Şunlardan bir tane verseniz de okuyup geri versem.
- Âh kardeşçiğim, bu kitaplar hep şunlardan bir tane verseniz de okuyup geri versem, diyerek alınmıştır!!
Avrupa'da muhibbân-ı kütüp çoktur, hatta eskimiş lekelenmiş, hâsılı ele alınmaz bir hâle gelmiş kitapları ıslah için bir ilim vücûda getirmişlerdir.
Bu ilmin adı '' bibliatrque '' tıbb-ı kütüpdür.
Kitap, kendisine bilme kabiliyeti verilmiş olan insanın bilgiye ulaşma vasıtasıdır. Yeryüzünde bulunuşumuzun sebebi, bu sûretle aşikâr olur. Bu yüzden, insanın Kitap' la olan münasebeti, Allah' a yönelişin ve ona kulluğun bir tezahürüdür. Bu tezahür, insanın bilme çabasının sonucu olarak, öğrendiklerini kalem ile kelama dönüştürmesini de ihtiva eder. Böylece ilahî kitaba bağlı insan tarafından telif edilen kitaplar ortaya çıkmıştır. Bu, insan ve kitap arasındaki münasebetin sahih olan yönünü ifade etmektedir. Bütün insanlar iyi olmadığı için bütün kitaplar da iyi değildir.