Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım)
Muhsin DemirciKur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım) Gönderileri
Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım) kitaplarını, Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım) sözleri ve alıntılarını, Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım) yazarlarını, Kur'an Tefsirinde Farklı Yorumlar ( 3 Cilt Takım) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Allah'a İsnad Edilen "Samed" Sıfatı
Rağıb İsfahani (ö. 502/1108) de onu "vacibu'l-vücud" yani varlığı kendisinden olup başkasına muhtaç olmayan, diye tanımlamıştır.
Rağıb İsfahani, Müfredât, "s-m-d"md.
Sayfa 665 - Cilt 3. 112 İHLAS SÜRESI 2.Kitabı okuyor
Allah'a İsnad Edilen "Samed" Sıfatı
Mukatil'in yorumu da şöyledir: Samed, Allah Taala'nın her türlü kusur ve ayıptan munezzeh olmasıdır.
Mâverdi, en-Nüket ve'l-uyun, VI, 371; Begavi, Meálimu't-tenzil, VIII, 588; Kurtubi, el-Cami. XXII, 559.
Sayfa 665 - Cilt 3. 112 İhlas Suresi 2.Kitabı okuyor
Allah'a İsnad Edilen "Samed" Sıfatı
Katade (ö. 117/735) de söz konusu kelimeye, fenası olmayan baki anlamını vermiştir.
Taberi, Camiu'l-beyan, XXIV, 736; Mäverdi, en-Nüket ve'l-uyun, VI, 371; Begavi, Me'alimu't- tenzil, VIII, 588; Ibnu'l-Cevzi, Zádü'l-mesir, IX, 267; Kurtubi, el-Cami, XXII, 558.
Sayfa 665 - Cilt 3. 112 İHLAS SÜRESI 2.Kitabı okuyor
Allah'a İsnad Edilen "Samed" Sıfatı
Ubey b. Ka'b (ö. 30/650)'a göre samedden maksat, Yüce Allah'ın baba ve çocuk sahibi olmaması demektir.
Taberi, Cami'l-beyan, XXIV, 734 vd; Mâverdi, en-Nüket ve'l-uyun, VI, 372; Begavi, Me'alimu't tenzil, VIII, 588; Kurtubi, el-Cami', XXII, 558.
Sayfa 664 - Cilt 3. 112 İHLAS SÜRESI 2.Kitabı okuyor
Allah'a İsnad Edilen "Samed" Sıfatı
Abdullah b. Abbas'a göre de bu âyette yer alan (الصَّمَدُ) hiçbir varlığa ihtiyaç duymayan, ancak bütün varlıkların kendisine muhtaç olduğu Yüce kudret anlamına gelmektedir.
Maverdi, en-Nüket ve'l-uyun, VI, 371; Zemahşeri, Keşşaf, VI, 461; Kurtubi, el-Cami, XXII, 558.
Sayfa 664 - Cilt 3. İhlas Suresi 2.Kitabı okuyor
Samed lügat anlamı itibariyle
Samed lügat anlamı itibariyle "geniş ve yüksek makam, zorluk anında kendisine başvurulan önder, hiçbir eksiği olmayan, içine bir şey girmeyen ve kendisinden bir şey çakmayan sağlam, katı bir şey" gibi anlamlara gelmektedir.
Mevdüdi, Tefbimu'l-Kur'an, VII, 304, dp: 4.
Sayfa 664 - Cilt 3. İhlas Suresi 2.Kitabı okuyor
(112) İHLAS SÜRESİ
En meşhur adı İhlastır. Ancak bunun dışında da "Kul hüvellahu ehad, Samed, Tevhid, Esas, Tecrid, Necat, Velayet, Mukaşkışa, Muavvize" gibi isimlerle de anılmaktadır.
Bkz. Razi, Mefatihul-gayb, XXXII, 175-176; İbn Aşur, tefsirut-tahrir, XXX, 609-611.
Sayfa 664 - Cilt 3.Kitabı okuyor
Ümmü Cemil'in "Hammålete'l-hatab” Olarak Nitelendirilmesi.
Söz konusu kadının hem Hz. Peygamber(sav)'e eziyet etmek hem insanlar arasında nefret ateşini tutuşturmak hem de İslâm'ın yayılmasına engel olmak için gizliden gizliye gerçek dışı söylentiler uydurup onları yayması (nemmamlık), âyetin ruhuna daha uygun düşmektedir. Nitekim Arapların da bu ve benzeri yollarla söz taşıyanlar için (حَمّاَلُ الْحَطَبِ) "odun hamamlı" tâbirini kullandıkları bir vakıadır.
Mâverdi, en-Nüket ve'l-uyun, VI, 367.
Sayfa 663 - Cilt 3. TEBBET SURESI 4.Kitabı okuyor
Ebû Leheb ve karısı Ümmü Cemil.
Tebbet süresinin ilk âyetinde zikredilen Ebû Leheb'in asıl adı Abdü'l-Uzza b. Abdu'l-Muttalib'tir. Bilindiği gibi bu zat Allah Resûlü (sav)'nün amcasıdır. Muhammedi davetin düşmanları arasında Kur'ân'da adına açıkça yer verilen ve ilahi bir bedduaya mazhar olan tek şahıstır. Kureyş'in ileri gelen zengin şahsiyetleri içinde İslam'a yönelik aşırı düşmanlığıyla öne çıkmaktadır. Karısı Ümmü Cemil de kendisi gibi düşmanlıkta aşırı gidenlerden biridir. Bu yüzden söz konusu âyetlerde her iki İslam düşmanının cehennemde azap göreceği ifade edilmiştir.
Sayfa 661 - Cilt 3. (111) TEBBET SÜRESİ.Kitabı okuyor
Şu bir gerçek ki, bir peygamber adayı hiçbir zaman yüz kızartıcı bir suç işlemez. Kelâm âlimlerinin dediği gibi Allah Taâlâ, peygamber olarak seçtiği kimseleri, kendilerine nübüvvet verilmeden önce de bu tür kötü davranışlardan korumaktadır.
Sayfa 44 - CILT 2.Kitabı okuyor
Yusuf'un, Kardeşlerine Hırsızlık Suçu İsnad Etmesi
Hırsız bir adama sen hırsızsın demek, onu hırsızlıkla itham etmek demek değil, aksine gerçeği ifade etmektir.
Sayfa 43 - CILT 2. 12 Yusuf Suresi 70.Kitabı okuyor
Yusufun, Kardeşlerine Hırsızlık Suçu Isnad Etmesi
Bizim kanaatimize göre burada âyetin ruhuna uygun olan Zeccâc'ın görüşüdür. Çünkü Yusuf (as) vaktiyle kardeşleri tarafindan babasından çalınıp kuyuya atılmıştı ve onları gördüğünde de içinde biriken hasret ateşi onu iyice üzmüştü. İşte böyle bir psikoloji ile Yusuf (as) aslında Elmalılı'nın da dediği gibi ta'riz yoluyla bir gerçeği haykırmıştı".
Sayfa 42 - CILT 2. Ibnü'l-Cevzi, Zädül-mesir, IV, 257; Elmalılı, Hak Dini Kur'an Dili, IV, 2896.Kitabı okuyor
IRHAS
Peygamberler yaşadıkları toplum içerisinde kendilerine nübüvvet görevi verilmeden önce de asla puta tapmamışlar, zina ve hırsızlık gibi yüz kızartıcı suç işlememişlerdir. Bu duruma kelamcılar "irhás" adını vermektedirler ki bu tür durumların nübuvvete bir hazırlık olduğu kabul edilmektedir.
Sayfa 33 - Topaloğlu, Bekir - Çelebi, Ilyas, Kelam Terimleri Sözlüğü, "irhás" md.Kitabı okuyor
Bilindiği gibi insana vesvese veren bir diğer şeytan da insanın yakın ve uzak çevresinde bulunan insanlar arasında yer almaktadır. Zira bunlar da nefsin yaptığı gibi insanı bazen sapıklığa, Allah'a isyana kısacası günaha yönlendirebilirler. İnsan iradesini kullanmayıp bu tür saptırıcıların arzu ve isteklerine tâbi olduğu müddetçe hem kötü düşünce ve vesveselerden hem de pratik olarak onları taklitten kendini uzak tutamaz.
Sayfa 679 - CILT 3. 114 NAS suresi.Kitabı okuyor