Köy Enstitülerinin adını değiştirip eşin eğitimi de oralardan kaldırdıktan sonra, köy kızlarının doğdukları köyün sınırını çıkamaz olduklarını biliyorsunuz. Elli yıl ya da altmış yıl her neyse, eline geçen yaşama süresini, beş kilometre çaplı bir yer de tüketmek! Çok acı bu. Bunun üstünde uzun uzun düşünmeli. Üstelik son yıllarda bu köy kızları ilk okula bile doğru dürüst yollanmadılar. Okutmak için onların arkasını kimse aramadı. Kanun ilişemez, öğretmen ses etmez oldu. Beri yanda da havanda su döğer gibi eğitim seferberliğinin lafını ettik durduk. Erkekler hiç olmazsa askerlik dolayısiyle ya da ekmek uğruna yorganı sırtlayıp Adanalara Ankaralara gidiyorlar. Peki bu kızların bir kısmı olsun gün görmeyecek mi? Okuyup köyüne dönüp de orada kalanlara gün göstermeye çalışmayacaklar mı?