Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şiirler 3

Kuvâyi Milliye

Nazım Hikmet Ran

Kuvâyi Milliye Gönderileri

Kuvâyi Milliye kitaplarını, Kuvâyi Milliye sözleri ve alıntılarını, Kuvâyi Milliye yazarlarını, Kuvâyi Milliye yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sevgilim, başlar önde, gözler alabildiğine açık, yanan şehirlerin kızıltısı, çiğnenen ekinler ve bitmez tükenmez ayak sesleri : gidiliyor. Ve insanlar katlediliyor : ağaçlardan ve danalardan daha rahat daha kolay daha çok. Sevgilim, bu ayak sesleri, bu katliâmda hürriyetimi, ekmeğimi ve seni kaybettiğim oldu, fakat açlığın, karanlığın ve çığlıkların içinden güneşli elleriyle kapımızı çalacak olan gelecek günlere güvenimi kaybetmedim hiçbir zaman...
İnsanların hünerleri çoktur: insanlar sevilmeden de sevmesini bilirler...
Reklam
İnsan, ölmeye karar verirken bile insanları düşünüyor...
Belki avluda bir ağaç bulunur ama gökyüzünü başımın üstünde görmek bana yasak...
Yaşamak: ümitli bir iştir, sevgilim, yaşamak: seni sevmek gibi ciddi bir iştir…
Reklam
En güzel deniz: henüz gidilmemiş olanıdır. En güzel çocuk: henüz büyümedi. En güzel günlerimiz: henüz yaşamadıklarımız. Ve sana söylemek istediğim en güzel söz: henüz söylememiş olduğum sözüdür.
Kitap okurum: içinde sen varsın, şarkı dinlerim: içinde sen Oturdum ekmeğimi yerim: karşımda sen oturursun, çalışırım: karşımda sen. Sen ki her yerde “hâzırı nâzır”ımsın, konuşamayız seninle, duyamayız sesini birbirimizin
234 syf.
·
Puan vermedi
Türk şiirinin çizgisini değiştirmiş, çok yönlü, evrensel boyutlu bir şair ve yazarın bu basım için yeniden gözden geçirilmiş, kaynak metinler esas alınarak düzeltilmiş "külliyatı"... Şehir uzakta. Genç adam ayakta. Akıyor şehirden geçen nehir genç adamın ayakları dibinden. Genç adam piposunu çıkarıyor cebinden aranıyor kibriti. Bakıyor akasuya düşünüyor Heraklit'i, düşünüyor büyük hakim Heraklit'i genç adam...
Kuvâyi Milliye
Kuvâyi MilliyeNazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 20103,155 okunma
Nazım Hikmet - Kuvayi Milliye Şiirler 3
Ben bir insan Ben, Türk şairi komünist Nazım Hikmet ben, Tepeden tırnağa iman, Tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibaret ben..
Sayfa 221Kitabı okudu
Reklam
Nazım Hikmet
Sevgilim, bu ayak sesleri, bu katliamda Hürriyetimi, ekmeğimi ve seni kaybettiğim oldu, Fakat açlığın, karanlığın ve çığlıkların içinden Güneşli elleriyle kapımızı çalacak olan Gelecek günlere güvenimi kaybetmedim hiçbir zaman
Sayfa 122Kitabı okudu
920’nin 16 Martı. Öğleden evvel saat onda makina başında şöyle bir telgraf aldı Ankara’daki:  «Der-aliye 16/3/1920. İngilizler bastı bu sabah Şehzadebaşı’ndaki Muzika karakolunu. Müsademe edildi.’’ 
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Sayfa 109
"..... Bir gün kar yağarken, yahut bir gece, yahut bir öğle sıcağında, hangimiz ilkönce, nasıl ve nerede öleceğiz? Nasıl ve ne olacak ölenin son duyduğu ses, son gördüğü renk, kalanın ilk hareketi ilk sözü ilk yediği yemek? Belki de birbirimizden uzakta öleceğiz. Haber çığlıklarla gelecek, yahut da ima edecekler, ve kalanı yalnız bırakıp gidecekler . Ve kalan karışacak kalabalığa. ...."
20 Eylül 1945 Bu geç vakit bu sonbahar gecesinde kelimelerinle doluyum; zaman gibi, madde gibi ebedi, göz gibi çıplak, el gibi ağır ve yıldızlar gibi pırıl pırıl kelimeler. Kelimelerin geldiler bana, yüreğinden, kafandan, etindendiler. Kelimelerin getirdiler seni, onlar : ana, onlar : kadın ve yoldaş olan ... Mahzundular, acıydılar, seviçli, umutlu, kahramandılar, kelimelerin insandılar ...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.