Teokrasi - Sekülerizm - Bizantinizm

Laisizm

Abdurrahman Dilipak

Laisizm Gönderileri

Laisizm kitaplarını, Laisizm sözleri ve alıntılarını, Laisizm yazarlarını, Laisizm yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türkiye'de Laikliğin Serüveni
Atatürk'ün önderliğinde gerçekleştirilen Cumhuriyet rejimi, laik bir devlet olarak ortaya çıkmadı. Artık herkesin bildiği gibi, Hilafetin kurtarılması adına Vahdettin tarafından Anadolu'ya gönderilen Mustafa Kemal, Erzurum ve Sivas kongrelerinde hep bu ilkelere bağlılığından söz ederek, buralarda alınan kararlarda halkın bu talebini te'yid etmişti. Yine Ankara'da kurulan ilk hükümet de laiklik esasları üzerine değil, Dini mübini korumak, şeriati hakim kılmak adına görev yapıyordu ve İstiklal harbi bu inanç uğruna Türk,Kürt, Arap, Laz, Çerkez, vd. unsurların cansiperane mücadelesi ile kazanılıyordu.
Sayfa 18
Türkiye'de Laikliğin Serüveni
Devlet ve milletin bölünmez bütünlüğü, bu kavramın yanlış kullanımı sonunda tehlikeye düşürülürken "!", Halkın dini özlemlerini siyasal talebe dönüştürme Hakkı elinden alınmak sureti ile demokratik kurallar ihlal edilmekte, insan hakları ve insan haklarının teminatı anlamına gelen Hukuk devleti kavramı rencide edilmektedir.
Sayfa 17 - Laiklik:
Reklam
Türkiye
Artık şunu herkes biliyor ki, Türkiye Cumhuriyeti kuruluşunda laik değildi. Ve laiklik maddesinin kabulü, olağanüstü şartlarda gerçekleştirilmiş bir hüküm olarak anayasada yerini almıştır. Laiklik, iddia edildiği gibi Cumhuriyet rejiminin, demokrasinin ve hukuk devletinin teminatı ya da insan temel hak ve hürriyetlerinin ayrılmaz bir şartı, çağdaşlık ve uygarlık göstergesi değildir.
Sayfa 17
Bir Kimlik Sorunu
... Hatta bununla ilgili mecliste müzakereler yapılacak, bir ara İslam dininin yeni rejime uyuşması mümkün görülmediğinden Hristiyanlığın, yeni resmi din olarak kabulü bile teklif edilecekti.
Sayfa 14
Bir Kimlik Sorunu
İlginçtir, rejimi laik ilan eden ve vatandaşının dinini müslüman olarak tescil eden güç, yine aynı dini kendi rejimi için tehdit olarak görmektedir.
Sayfa 13
Osmanlılar, Yunan ve Rumların İstanbul'a Constantinapolis demelerinden alınmıyorlardı. Erzurum (Arz-ı Rum) demekti. Toprak isimlerini değiştirmemişlerdi. Halktan korkmuyorlardı, bağnaz ve tutucu değillerdi. Bugünkü Türk devleti çok daha tutucu bir tavır sergilemektedir. El-Aziz'in adı "Elazığ" olabilmekte, Diyarbekir ise "Diyarbakır" olmaktadır. Arapça ve Kürtçe birçok isim değiştirilmektedir.
Reklam
189 öğeden 291 ile 189 arasındakiler gösteriliyor.