Halit Ziya Uşaklıgil, eserini kısmen sadeleştirerek yeniden yayınlamış ve tamamıyla sadeleştirmemesinin sebebi olarak, aydının yeni dili kadar eskisine de vakıf olması gerektiğini öne sürmüş. Özgür Yayınları da bu düşünceye sadık kalarak metni sadeleştirmek yerine, anlamının bilinmeyeceğini düşündükleri her kelimeyi köşeli parantezler yardımıyla açıklamış. Mantıklı bir düşünce ama bana yorucu geldi, göz durmadan takılıyor, insanı metinden, anlık da olsa, uzaklaştırıyordu. Ayrıca "tabii" gibi kelimeleri dahi sadeleştirmek saçma olmuş sanki biraz.
Kitaba Halit Ziya'nın isteği üzerine tamamıyla vakıf olabilmek için bugünkü eğitimimizden çok farklı bir gelişim yolu izlememiz gerekiyor. Ne yazık bizim eğitimimiz bunu sağlamıyor, sağlamadığı gibi de, kendi kendimize bu gelişimi sağlayabilmemiz için ne vakit ne de imkân sağlıyor. Bana kalırsa, yazar bu konuda ileri görüşlülük gösterememiş, bugün tam metni sözlüksüz anlayabilmemiz mümkün değil. Bunun için okumak isteyenlere tavsiyem, sadeleştirilmiş bir metin bulmaları, sanırım Can Yayınları'nda var bu ve muhtemelen kalitelidir de.
Dil engelini atlatabilirsek konu, konunun işlenişi gerçekten akıcı, okumak istenebilecek türden. Edebiyat tarihi açısından da (Servetifünun Dönemi) önemli zira birebir yayın hayatının içine giriyorsunuz okurken.
Sadeleştirilmiş halini tavsiye ederim.