Mimar Koca Sinan, XVI. yüzyıl Türk dünyasının, sanatkår mimar-mühendisidir. O, Türk yurduna, idealinde tasarladığı, en büyük imari eserleri bina ederek hediye etmiştir. Onun şahsında, bütün
bir asrın mimarlığını ve yapıcilığını görmek mümkündür.
Sinan, süphe yok ki, devrinin yaratıcı bir sanatkår dehâsi idi. Fakat onu, asırların derinliklerine giden Türk ve dünya mimari eserlerinin vârisi ve kendi asrının Türk kudreti ve yapıcılığının da bir sembolü olarak görmek lâzımdır.
0. XVI. asır Türk - Osmanlı varlığının içinde, kafasında hayalen çizdiği eserleri, madde ve şekil haline getirme tâlihine erişmiştir.
Türk ülkelerinde, Türk üslûbunu yaşatan, sağlam ve sanat dežeri olan eserler vermiştir. Sinan ve kendisiyle beraber çalışan mimar, mühendis ve bütün sanatkâr ve işçileri, kendilerini nesiller boyunca yadettirecek âbideler bırakmışlardır.
0, bir Türk dehâsı olarak Türk'e şeref, cihana ise medenî eser veren bir sanatkâr olarak tarihte yer almıştır. Medeniyet eseri vücuda getiren her fert ve millet, elbette bütün nesiller tarafından tebcil edilmiye lâyık olur.
Sinan üzerine pek çok eser yazılmıştır. Beni şahsen bu mesele
üzerinde çalışmaya teşvik eden âmil, Mimar Sinan'ın medeniyet eseri vücude getiren bir şahsiyet olarak XVI. asır Türk dünyasında en büyük yeri işgal ettiği içindir.
Bu kitabımın bir kısmı, 1956 yılında Emlâk Kredi Bankasının yaptırdığı Mimar Sinan heykelinin Ankarada dikilişi münasebetiyle basılmıştı. Şimdi aynı Banka, daha genişletmiş ve ilâveler yapmış
olduğum bu kitabımı, Sinan'ın 380 inci ölüm yıldönümü vesilesiyle yeniden basıyor. Banka'nın Sayın Genel Müdürüne ve yöneticilerine bilhassa teşekkür ederim, "Türk Mimarlar Derneği"nin Sinan üzerindeki çalışmalarına bu suretle katılmayı kendime bir ödev saydım.
Prof. Dr. A. Afetinan
Şubat 1968