Muhammed Gönderileri
Muhammed kitaplarını, Muhammed sözleri ve alıntılarını, Muhammed yazarlarını, Muhammed yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.İlk Dönem Müslümanlarda Namaz
Bizim incelediğimiz bu ilk çağda Müslüman toplumuna pek az ayin emredilmiş bulunmaktadır. Bunlar da Doğu Hıristiyanlarının yaptığı ayinlerden esinlenerek düzenlenmiş olsa gerektir çünkü bu ayinlere verilen isim, Doğu Hıristiyanlarının kendi ibadetlerine verdikleri isimdir: Salat, diz çökme, yere kapanma, vücudun üst kısmını eğerek selam verme ve kutsal metinleri okuma şeklinde geçer. [...] Bir de namazın o sıralarda, tıpkı Yahudi ve Hıristiyanlarda olduğu gibi, Kudüs'e dönerek kılındığını ekleyelim.
Sayfa 160 - Doruk YayınlarıKitabı okudu
Muhammed Öncesi Peygamberlerden Birisi, Maslama
[...] fakat bunlar arasında asıl ün salanı, Arabistan'ın merkezindeki Yamama bölgesinde yaşayan Beni Hanife kabilesine mensup, Maslama ismindeki peygamberdir. Müslüman yazarları, bu peygamberi gülünçleştirmek için ellerinden geleni yapmışlar, bu arada adamın başarısını hokkabaz numaralarına bağlamaktan ve peygamber olarak ortaya çıkış tarihini de Muhammed'in çıkışından epey sonraya kaydırmaktan geri kalmamışlardır. Bununla birlikte, yine bazı Arap tarihçilerinin kaydettiği bilgiler bu hurafelerle çatışma halindedir. Anlaşıldığına göre Maslama, Rahman yani "acıyan ve bağışlayan" adını verdiği bir Tanrı adına konuşuyordu.
Sayfa 94 - Doruk YayınlarıKitabı okudu
Muhammed Öncesi Toplum Değerlerde Değişim
Çöl çocuklarının geleneksel erdemleri artık başarı sağlamaktan uzaktır. Elisıkılık ve para hırsı çok daha faydalı hale gelmektedir. Durumlarındaki sürekli yükselişten kibirlenmektedir zenginler. Bu yükseliş, kabileden değil, bireylerin çabasından hız alan bir yükseliştir. Kan bağları, gittikçe gevşemekte, çıkar ortaklığı üzerine kurulu bağlar gittikçe biraz daha önem kazanmaktadır.
Sayfa 60 - Doruk YayınlarıKitabı okudu
Bir Ateistin Muhammed'i Anlama Çabası
Ateistin söyleyebileceği tek şey bu insan-dışı kökenin kanıtlanmamış olarak durduğudur fakat bu, ona mesajın kendisini lekelemek için hiçbir gerekçe vermez. Dahası, insanlık durumunu aşmak için takdire değer bir çaba olarak, daha değerli bir yete bile yerleştirebilir. Sonuçta, onun bizim hala kavrayamadığımız insan aklının işlevlerinden kaynaklandığını kabul etmeye bile zorlanabilir. İnanıyorum ki, bazen onun özgün heyecan vericiliğini kavrayabilir ve bu mesajı kesinlikle kabul eden konformist inançlıların çoğundan daha fazla bu heyecanı hissedebilir.
Sayfa 13 - Doruk YayınlarıKitabı okudu
Tam nesnellik nasıl ulaşılması imkânsız bir şeyse, bile bile yanlı olmak gereğini öne sürmek de bir o kadar saçmadır.
Sayfa 354 - Doruk Yayınları
Ee hani put yasaktı?
Muhammed'in oturduğu ya da üstüne uzandığı taşlara saygı gösterilir. Bunlardan birisinin, Havran'da Mahaya'da olanının çocuk doğumunu kolaylaştırdığına inanılır. Biraz ötesinde Malikiye'de, onun içinden yemek yediği kutsal bir ağaç kase varmış. Küba'da onun içine tükürdüğü bir kuyu gösterilir, ondan sonra kuyunun hafif tuzlu olan suyu tatlılaşmıştır.
Sayfa 349 - Doruk Yayınları
Büyük İspanyol mistiği Muhiddin ibn el- Arabi'ye göre onun kadınlara olan meşhur düşkünlüğü, onun Tanrı'ya, onun yaratıklarına ve parçalarına olan aşkının ve onlara olan arzusu da onunla birleşmenin bir simgesiydi.
Sayfa 347 - Doruk Yayınları
Tokat gibi Gerçek
İnsan sadece ekmekle yaşamaz. Yaşayabilmesi için insana, hiç olmazsa dünyadaki yeri ve rolü hakkında birkaç yönetici düşünce, yaşayışını düzenleyecek birkaç kural gereklidir. İnsan kitlelerine işte bu düşünce ve kurallardan kurulu doyurucu bir sistemi, modern ideologlardan çok daha önce din reformcuları ve peygamberler sunmuş bulunmaktadır.
Sayfa 341 - Doruk Yayınları
Dicle ve Fırat kıyılarından Atlantik Okyanusu'na kadar yirmi memleketin Araplaşması; Kuzey Afrika’sı elinden gitmiş Latin Batı ile, Arap olmuş Doğu arasındaki bağların kopması; Viyana önlerine dayanan Osmanlı İmparatorluğu'na kadar sayısız Müslüman devlet ve imparatorluk; atlılar ve denizciler, tüccarlar ve korsanlar, sanatçılar ve mimarlar, Kurtuba Camisi ve Tac Mahal, hep hep hep... Hazreti Muhammed'den kaynaklanmaktadır, evet.
Sayfa 339 - Doruk Yayınları
Her zar atışta tesadüf vardır ama her değişik zar atışı, tesadüfü bambaşka bir sonuca sürükler.
Sayfa 338 - Doruk Yayınları