Nefs Psikolojisi Kuram Uygulama
Mustafa AtakEn Eski Nefs Psikolojisi Kuram Uygulama Gönderileri
En Eski Nefs Psikolojisi Kuram Uygulama kitaplarını, en eski Nefs Psikolojisi Kuram Uygulama sözleri ve alıntılarını, en eski Nefs Psikolojisi Kuram Uygulama yazarlarını, en eski Nefs Psikolojisi Kuram Uygulama yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Freud'un savunduğu psikanalitik yaklaşımın Yahudi mistsizmi olarak ifade edilen “kabala'dan esinlenmesi
Fromm'un Zen Budizmi'nden yararlanması transpersonal psikoloji yaklaşımının genelde Uzakdoğu maneviyat geleneklerine dayalı olması;
Assagioli'nin savunduğu psikosentez yönteminin Hıristiyan ve Yahudi maneviyatından esinlenerek oluşması;
Newberg ve Aguili'nin budist rahiplerin manevi yaşantılarını nörofizyolojik olarak açıklaması ;
Zen Budizmi felsefesine dayalı olan Morita terapisinin kaygı, depresyon ve panik bozuklukların tedavisinde aktif bir şekilde kullanılması ;
Wilber'in bilinç şeması modelini Budizm ve Hinduizm'in maneviyat geleneklerinden esinlenerek oluşturması bu konudaki bazı örneklerdir.
Daha çok beden odaklı yaşayan genç lerde görülen şükür duygusu eksikliği sonucu elindekilerle yetinmeyerek hep daha iyisine sahip olma isteği modern toplumların en önemli açmazlarından birisidir.
Bu durum bireyin elindekilerin değerini bilememesine yol açtığı gibi An dan uzaklaşarak sürekli gelecekte yaşamasına ve anksiyöz bir ruh haline bürünmesine de neden olabilir
Transpersonel psikolojinin önemli isimlerinden Wilber'in ruh gözü olarak ifade ettiği tefekkür,
Modern psikoterapide bireyin kademeli olarak yanlış düşünce ve çarpıtmalardan kurtulması için kullanılan serbest çağrışımla geçmiş travmaların hatırlanması sürecine benzetilmektedir.
Oedipus ve elektra kompleksi: Freud'a göre erkek çocuk, 3-5 yaş döneminde kendisini babasının yerine koyarak annesine sahip olmayı arzular. Çocuk, babasını kıskanır ve onu öldürmeyi ister Anneye karşı hissedilen yasak cinsel istek ve babaya duyulan öfke ve nefret, çocukta bir suçluluk duygusunun oluşmasına neden olur. Bu duygular, bilinçaltına atılarak kompleks oluşturur. Freud, bu duruma oedipus kompleksi adını vermiştir. Bunun kızlardaki karşılığı ise elektra kompleksidir!
Freud, tüm erkek çocukların babalarını öldürmek ve anneleriyle evlenmek yolundaki gizli arzularını aşmak zorunda olduklarını iddia ecunekredir. Çocuk bu sınavı başarıyla aşarsa babasının imgesini kendisine dâhil eder, süperego kurulur ve çocuk normal bir olgunluğa ve yetişkin hayarına hazır hale gelir. Eğer başaramazsa nevrotik olmaya mahkümdur.
Sayfa 38 - !!!Kitabı okudu
Din: Freud'un felsefesi pozitivizmin dini tehlikeli, metafiziği yüzeysel bulan bir uç biçimidir.62 Freud, dini inancı, çocukluk döneminde yaşanan çaresizlik duygusunun bir çeşit yeniden yaşanması olarak görür ve bunun kişiyi geçmişe götüren, geriletici bir yapı olduğunu düşünür. Ona göre bu inanç, nesnel bir kanıttan çok arzu giderme temeline dayandığı için bir yanılsamadır. Din, onun bir kurbanı durumundaki insan öznesini kavrar ve kontrolü altına alır. Ona göre din, genel bir nevroz, zekânın özgürce kullanılmasını engelleyen bir uyuşturucu ve insanının hemen vazgeçmesi gereken bir şeydir.63Bedri'ye göre Freud, Allah kavramını insanın bir kuruntusu olarak görmektedir. Bu nedenle insanlığın çocukluk dönemindeki ihtiyaçlarından dolayı yaratığı sahte bir hayale ibadet ediyor olmasından şikâyetçi olan Freud, psikanalizin görevinin nevrotik semptomları ortaya çıkararak dinin ve tanrının maskesini düşürmek olduğunu ifade etmektedir.64
62.Filenberger, Bilinçdeşinin Keşfi, s. 500.
63. Sigmund Freud, Bir Yanılsamanın Geleceği, çev., Hasan İlhan, İstanbul:
Alter Yayınları, 2012, 5. 68.
64 Bedri, Müslüman Psikologların Çıkmazı, 5. 30.
Sayfa 41Kitabı okudu
Adler'in din ve Tanrı konusundaki görüşü şöyledir:
İnsan aslında dünyaya bağımlıdır, din topluluk duygusunun bir tezahürüdür, ruhların tedavisi psikoterapinin habercilerinden biridir. Tanrı, mükemmellik fikrinin somutlaşması ve düşünülebilecek bütün fikirlerin en yükseğidir; insan ne iyidir ne kötü. Bu ondaki topluluk duygusunun evrimine bağlıdır. Kötülük hayat tarzındaki bir hatadır; zerafet insanın hatalı hayat tarzını içkin sınırlar çerçevesinde gerçekleştirmesinde ve düzeltilmesinde yatar. İnsandaki benmerkezci öz sevgi hayat tarzındaki bir hatadır, din ise Tanrı'ya karşı işlenmiş bir günahür.”
Adler'in din ve maneviyata bakışı bulunduğu dönemin pozitivist ve seküler yaklaşımını, psikolojinin manevi alana bakışını, darvinizmin dine yaklaşımını ve kendisinin siyasi-ideolojik görüşlerini yansıtmaktadır. Adler, din ve yaratıcıyı hakikat olarak kabul etmemekte olup topluluk psikolojisinin birey üzerindeki bir çeşit tezahürü olarak ifade etmektedir.
Sayfa 44Kitabı okudu