Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Nereye Gitti İstanbul?

Aydın Boysan

Nereye Gitti İstanbul? Gönderileri

Nereye Gitti İstanbul? kitaplarını, Nereye Gitti İstanbul? sözleri ve alıntılarını, Nereye Gitti İstanbul? yazarlarını, Nereye Gitti İstanbul? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bu şehrin ruhu yok artık. Bu insanlar artık birlikte yaşamıyorlar, yan yana yaşıyorlar sadece. Bunları artık, ruhsal yakınlaşmalar birleştirmiyor. İnsanları birbirine yaklaştırmış görünen itici neden yalnız yolların-caddelerin kalabalığı."
194 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Bir İstanbul beyefendisi
Eski İstanbul merakımı beni takip edenler bilir. Aydın Boysan’ın Nereye Gitti İstanbul? kitabı, odak noktası İstanbul olan anılardan, Aydın Boysan’ın fikir yazılarından oluşan bir kitap. Kitapta anlatılanlar genel olarak 2000’li yılların başında kaleme alınmış gibi. Kendisini vefatından önce takip ederdim, sevdiğim bir entelektüeldi. Özellikle
Nereye Gitti İstanbul?
Nereye Gitti İstanbul?Aydın Boysan · Yapı Kredi Yayınları · 2012118 okunma
Reklam
" Yaşamın, bizim ona verdiğimizden başka bir anlamı yoktur".
Sayfa 171Kitabı okudu
Ben ömrümde bana huzur, hatta saat hesabı olsun mutluluk veren ne varsa, "artık geçti" sanılan zamanlarda yaptım.
Sayfa 133Kitabı okudu
Yaşam seviliyorsa eğer, olduğu gibi sevilecek...Tıpkı beste gibi..Değişiklik istemeden. Çünkü başka hayat yok.
Sayfa 133Kitabı okudu
" Canım sıkılıyor" diye oflayıp poflayan kişi, acaba neden sıkılıyordur... Çok açık: Kendisiyle yalnız kaldığı için... Kendini yetiştiremeyenin, sanattan ve okumaktan zevk almayanın, sonu budur. Meheldir.
Sayfa 112Kitabı okudu
Reklam
Yaşam sevinçlerinin, acılardan çok daha kısa sürmesi, doğaldır. Sevinç köpürür bitiverir, acı çöreklenir, gitmek bilmez.
Şehirler toplumların çehresidir. Ülke politikasının da elbet.
Politikacıda utanmazlık, akıl hesaplarının göstergesidir.
Le Corbusier
Gerekenin ötesindeki huzur, insanı melankoliden geçerek acı çekmeye götürür.
Sayfa 182Kitabı okudu
Reklam
Yaşamayı, bir çadır tiyatrosu dramına benzeterek ruhsal miskinleşmelere esir olanlara acınmaz. Çırpınmak, savaşmak görevinden kaçılamaz. Yaşamak sürekli bir hareketler zinciridir. Ressam Kokoschka bu gerçeği bir tabloya benzeterek anlatırken: "Yaşayış bir natürmort (yani ölü doğa resmi) değildir" diyordu. Nasıl yaşanmış olursa olsun tek çare: Yaşam sevgisi ve sevincini korumak... Bu gerçeği bir üstat (T. Wilder) minicik bir cümlede özetleyiveriyordu: "Yaşamın, bizim ona verdiğimizden başka bir anlamı yoktur."
Sayfa 170Kitabı okudu
Lucretius
Eksildiğini gözlerimizle görüyoruz varlıkların Ve yitip gittiğini geçen zamanla. Yine de Bir eksilme yok toplamlarında. Çünkü Ögeler yeni bir varlığı büyütmeye başlar, Ayrılmayla azaltırken bir başkasını.
Sayfa 160Kitabı okudu
Keyise İda Hanım, edebiyat öğretmenimizdi. Hem görünüşüyle, ama hem de konuşmaları ve edasıyla, olağanüstü bir zarafet (incelik) simgesiydi. 1937 yılında bir gün sınıfa gelerek;"Abdülhak Hamit Bey vefat etti. Ben cenazesine gideceğim için, ders yapamayacağım. Lütfen gürültü etmeyin ve Müdür Bey'i kızdırmayın!" dedi ve gitti... Oysa biz gürültüden ortalığı yıktık. Müdür de gelip bizi azarladı, sonra da kabaca, Keyise Hanım'ın kalbini kırmış. Ertesi derste Keyise Hanım bize üzüntüsünü iki saat boyunca öyle ince, öyle kibar, öyle saygın bir edebiyat diliyle anlattı ki... Biz onun bize hayvan demek istediğini, iki yıl sonra anlayabilmiştik.
Sayfa 151Kitabı okudu
Zaman, hiçbir iş için, hiçbir zaman geç değildir. Ancak bazan, çabuk ölünür. Ama insan olarak görevimiz, öleceğimize göre değil, ölmeyeceğimize göre yaşamaktır.
Sayfa 133Kitabı okudu
Behçet Necatigil
Biliyorum, ayıp ve mânasız Ama peşlerinden gidiyorum Gezmeye çıktıkları vakit Ana kız. Utanır da belki Anasının sırtındaki Yeldirmeden, Kız bir adım önde gider Sezdirmeden. Beşiktaş'ta Barbaros Meydanı Sağı anıt, solu türbe Ortası kare şeklinde, Parkıdır yoksulların Bilhassa yaz ayları.
Sayfa 126Kitabı okudu
188 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.