Sayfa Sayısına Göre Nüktedan Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Nüktedan sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Nüktedan kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz."Komutan Atatürk...Kurtarıcı Atatürk...Kurucu Atatürk...Dönüştürücü Atatürk...Öngörülü Atatürk...Devlet adamı Atatürk...
Bir de insan Atatürk var: Nüktedan Atatürk!
Sayfa 9Kitabı okudu
Sadece bazıları;)
1922...Saltanat kaldırıldı.(1Kasım)
1923...Cumhuriyet ilan edildi.(29 Ekim)
1924...Halifelik kaldırıldı.(3 Mart)
1928...Latin harfleri kanunu çıktı.(3 Kasım)
1930...Kadınlara belediye seçimlerinde oy hakkı tanındı.
1931...Türk Tarih Kurumu kuruldu.(15 Nisan)
1932...Türk Dil Kurumu kuruldu. (12 Temmuz)
1934...Soyadı kanunu çıktı.(21 Haziran)
1934...Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı.(5 Aralık)
Sayfa 15Kitabı okudu
Pera Palas-Onlar Misafir
İstanbul'un işgal altında olduğu günler... İngiliz İşgal Komutanı Harrington, bir gün Pera Palas'ın salonunda kahvesini içerken ilerideki masaların birinde oturan bir subay dikkatini çekti.
Mustafa Kemal olduğunu öğrenince: "Kendisiyle bir kahve içmek isterim," diyip masasına davet etti.
Atatürk davete teşekkür ettikten sonra: "Kahve içmek istiyorlarsa kendileri lütfen masama buyursunlar," dedi, "ne de olsa misafirdirler. Bizde âdettir, kahveyi ev sahipleri ısmarlar, misafirler değil!"
Sayfa 21Kitabı okudu
Onlar Misafir
İstanbul’un işgal altında olduğu günler...
İngiliz İşgal Komutanı Harrington, bir gün Pera Palas’ın salonunda kahvesini içerken ilerideki masaların birinde oturan bir subay dikkatini çekti.
Mustafa Kemal olduğunu öğrenince:
“Kendisiyle bir kahve içmek isterim,” diyip masasına davet etti.
Atatürk davete teşekkür ettikten sonra:
“Kahve içmek istiyorlarsa kendileri lütfen masama buyursunlar,” dedi, “ ne de olsa misafirdirler. Bizde adettir, kahveyi ev sahipleri ısmarlar, misafirler değil!”
Sayfa 21
O insanın kafasındaki kütüphaneyi görmez de çenesindeki sakalı görür.
Sayfa 23Kitabı okudu
Mucizenin Sihri
Kurtuluş Savaşı'nın sonuna doğru Fransızlar, savaşı Ankara hükümetinin kazanacağını görerek bir yakınlaşma çabası içine girmişlerdi. Bu amaçla ünlü devlet adamlarından Frank Bouillon' u Ankara'ya göndermek istediklerini bildirdiler.
Mustafa Kemal olumlu cevap verince, zamanın Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal Tengirşek büyük bir telaşla " Paşam, " dedi, "Bouillon'a yemek yedirecek doğru dürüst bir yemek takımımız bile yok. Acaba İstanbul'dan gizlice bir şeyler getirsek mi diyorum..."
Dışişleri bakanının bu ezikliğini gülümseyerek karşılayan Mustafa Kemal,"Yusuf Kemal Bey," dedi, "onlar bizim halimizi bizden iyi biliyorlar. Zaten onları ayağımıza getiren de bu yokluk içinde başardıklarımız... Askerin mermisi, ayağında çarığı olmadığı, milletvekilinin tek kap karavana yediği hareketin dışişleri bakanı, kristal kadehler içinde şampanya ikram ederse, mucizenin sihri kalmaz. Sen neyin içinde ne yiyorsan, ona da ondan ikram et! "
Sayfa 24Kitabı yarım bıraktı