Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
O Yer O Yer
Tommy OrangeO Yer O Yer Yorumları ve İncelemeleri
O Yer O Yer yorumları ve incelemelerini, O Yer O Yer kitabı hakkındaki okur görüşlerini , O Yer O Yer puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
6.710 üzerinden
Bizim zamanımız yoktur, ...zamanın bizleri vardır...
~~~Bizi ya kırmak ya da en çok ihtiyacımız bu olduğunda dahi kırılamayacağımız kadar sertleştirmek için yapılmış bir dünyada, hepimizin anlamadığımız pek çok şey geçirdik~~~
Yerli topluluklardan on iki karakterin konu alındığı ve hepsinin Büyük Oakland Powwow'a seyahat ettiklerinde farkına varmadıkları şekillerde birbirleriyle bağlantılı olan
Kitap Yorumu//O Yer O Yer-Tommy Orange
.
Her birinin Büyük Oakland Powwow’una yolculuk yapmak için şahsi nedenlerinin olduğu, çeşitli kişilerin hikayesi. (Powwow ünlü bir Kızılderili kutlaması, töreni). Amerikalıların bir ırkı, Kızılderili ırkını nasıl yok etmeye çalıştıklarının, onları toprakları olmayan bir alanda asimile şekilde nasıl yaşamaya zorladıklarının günümüz bakış açısıyla farklı hikayelerin çakışmasıyla oluşan hikayesi. Hem eleştirel yönü, hem acıklı hayatlara dokunuşu ile başarılı bir kurgu.
.
Fakat kitabın çevirisinde ciddi problem var. Bazı bölümlerde "yapar, eder" şeklinde geniş zaman kullanılırken hemen arkasından gelen paragrafta "yapıyor, ediyor" şeklinde şimdiki zaman ya da "yaptı, etti" şeklinde geçmiş zaman kullanılmış. Çevirmen pek cümlelerin dizilişine falan dikkat etmemiş o çok belli. Hatta soru cümleleri de hatalı. "Geliyorsun? , Gidiyorsun?" şeklinde soru cümleleri var. Kim bunlar? Doğulu falan mı? Ne alaka yani! Bu "mı, mi" eki niye yok mesela? Diğer yazım hatalarına değinmeyeceğim bile. Hadi çevirmen sallamamış mevzuyu da editörler de mi okumamış kitabı. Cidden çok ilginç. Okurken inanılmaz dikkat dağıtıyor bu hatalar.
Kentli Kızılderililer konu alınmış kitapta. Karakterler her bölüme ismini veriyor, yaşam öyküleri ve her birini Büyük Oakland Powwow' una götüren sebepler anlatılıyor. Her karakterin yaşam öykülerinde neler var neler? Alkol, uyuşturucu ve internet bağımlılığından, fakirliğe, ebeveynler tarafından terk edilmekten evlatlık verilmeye, kadına ve çocuklara şiddet ve istismara, çocukluktan büyüyememişliğe kadar pek çok üzücü hikaye yer alıyor.
.
Powwow'da karakterler bir şekilde birbirlerini buluyorlar. Blue ve Edvin in hikayeleri ve karşılaşmaları beni en etkileyen kısmı oldu.
.
Kitapta argo ve küfürlü konuşmalar sıklıkla yer alıyor. Esrar içilmesi, alkol bağımlılığı, cinsellik sıradan durumlar gibi anlatılıyor.
.
Kitapta Kizilderili kökenli insanların hayatlarında n bu şekilde kesitler anlatılırken acaba onlara karşı olan bu antipatik düşüncelerin etkisinde mi kalınmış diye düşünmedim değil. Fazla varoş, fazla itilmiş geldi bana. Okuyan arkadaşlarımın özellikle bu husustaki yorumlarını bekliyorum
.
Uzun zaman önce okuduğum ama bir türlü paylaşım yapamadığım kitapla karşınızdayım. Öncelikle kitabın ödüllü olması beni şaşırtsa da dışlanmış bir toplumu anlattığı için ödül almış olabilir diye düşündüm. Çünkü her ne kadar normal gözükse de din, ırk vb. konularda insanlar dışlamakta ısrarcılar.
Yerlerinde edilen Kızılderili ırkının ünlü bir Kızılderili kutlaması olan Oakland Powwow için bir araya gelmesinin hikayesi. Birden fazla hikaye... Başta karakter isimleri kafamı karıştırsa da kitabın yarısında adapte oldum. Kitap bitiminde ise devamı var galiba dedim. Olsa okur muyum sanmıyorum. Çünkü bana hitap eden bir kitap değildi. Hem karakter hem konuşmalarının farklı beni fazlasıyla yormuştu.
Powwow Kızılderililer tarafından oluşturulan sosyal bir toplantıdır. Geleneksel dans yarışmaları yapılarak sonunda büyük bir ödül verilir. Powwowların uzunluğu bir günde olabilir bir haftaya kadar uzayabilirde.
Şimdi bana soracaksınız neden böyle bir giriş yaptın diye. Ama kitabımız tam da bu konuyla şekilleniyor.
Kitapta birçok karakterin yaşamına şahit oluyoruz. Herbirinin Büyük Oakland Powwow’una gidiş hazırlığı farklı farklı.
Kimi torunu için orada olacak, kimi dayısının hatırına, kimi de babasını bulmak için... Hatta bir tanesinin amacı da büyük ödülü çalmak.
Her karakterin kendi içinde yaşadığı dışlanmışlık hissi beni derinden etkiledi.
Bu tarz kitapları okuyup bitirdikten sonra daha bir üzülüyorum, neden birlik bütünlüğü sağlayamıyoruz diye...
Kitap benim için zor ilerledi. Bunun nedeni ise içinde çok fazla karakter olduğu için takip etmekte zorlanmış olmam olabilir.
İçinde yer alan Kızılderililere özgü bölümleri okurken biraz araştırma yapmam gerektiğini farkettim fakat pek vaktim olmadığı için araştıramadım. Bu yüzden bu kitaba yoğun olmadığım bir zamanda bir şans daha vereceğim.
Kitapla tanışmamı sağlayan @tercumanyorumluyor çok teşekkür ederim. Beraber okuyacağımız nice kitaplar olsun.
Merhaba kitap severler;
@tercumanyorumluyor 'un öncülüğünde , @salonyayinlari 'ından çıkan #Tommyorange 'nin kaleme aldığı #tolgauzunçelebi 'nin çevirisini yaptığı #Oyeroyer isimli kitabı okudum.
Öncelikle bir soru sormadan yoruma geçemiceğim Niye böyle bir soru sorduğumu merak edenler için açıklayayım. Dünyanın her yerinde köklü ve güçlü devlet insanları yada aileleri .........boşlukları sizde doldura bilirsiniz.Zayıf ve güçsüz insanların üzerinde rant sağlar...
Zulümün olmadığı bir yer var mı ?
Sahi kaldıysa bana haber vere bilir misiniz ?
Kitabın konusundan, kısaca bahsetmek istiyorum fazla spoi vermiyeceğim çünkü ; içeriğinde çok fazla yaşanmışlıklar var.
Her şey Oakland Powwow' ma giden Kızıl derililerin kökleriyle birlikte çıktıkları bu yoldaki hikayeleri...
Okurken yazarın, her şeyi gözlemleyip aslında birden fazla hayatların çağresizliği,erken yaşta büyümek zorunda kalmaları, ailelerinden koparılışları, kötü alışkınlıkları aklınıza ne geliyorsa dolu dolu belirtmesi beni etkiledi.
Ufak bir eleştiri yapamadan geçemiceğim...Bazı kelimeler Türkçe'ye uyarlanırken anlamını yitirmişti.Beni sadece o rahatsız etti.
Bu kitabı okumama vesile olan @tercumanyorumluyor 'a ve emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Dipnot iletmeden sözlerime son vermek istemedim.
Tüm Dünya bilir ki A.B.D. toprak,mülkiyet,devlet politikası yüzünden,(kızıl derililer,yerliler için) aile planlaması, yok etmek, ötekileştirerek elindekileri eziyetlerle talan etmişlerdir.
Daha yaşanılır bir dünya için barış, ve hoşgörüden geçeceğine inananlardanım.
Kitap her yıl düzenlenen kızılderilerin festivali olan Powwow eğlencesine bir şekilde yolu düşen 13 ayrı kişinin ağzından yazılmış.
Her birinin festivale katılış amacı farklı; biri hiç görmediği babasını görecek, biri sadece torununu izlemeye geldi, başka biri de Powwow ödülünü çalmayı planlıyor. Ve hepsinin hayatlarına kısa kısa göz atarak en sonunda kendimizi festivalde buluyoruz.
Yazım olarak çok durağan bir kitaptı. Hep birşey olacak heyecanıyla okudum ve sona doğru birşeyler oldu, bu sefer de ben anlamadım. Bana göre sonu havada kalan bir kitaptı. Belki devamı gelecektir.
Okuyanlar beni eklesin, sonunu konuşmak isterim.
O YER O YER/Kitap Yorumu:
İnsanlar tarihin içinde hapsolmuşlardır ve tarih de insanların içinde hapsolmuştur.
-James Baldwın -
Kızılderililerle ilgili hep hikayeler duymuşuzdur filmlerde izlemişizdir ama kitapta önsözde okuyunca çok daha fazla etkilendim.
Zaman ne kadar değişirse değişsin Mekan ne kadar değişirse değişsin Yerli halkların çektikleri güçlülerin karşısında yaşadıkları hiç değişmemiş.
Yerlerinden yurtlarından edilmiş işkencelere uğramışlar.
O yer kitabında Birbirinden farklı kişilerin hikayelerini okuyacaksınız.Kimisi ailesini bulmak ,kimisi dayısını onurlandırmak ,kimisi geleneksel danslarını yapmak için Oakland Powwow una gidiyordu ortak özellikleri powpow a katılmak için yolculuk ediyor olmaları .Hepsinin hikayesi birbiriyle bağlantılıydı.
Değişik bir kitap farklı hikayeler ortak noktalar.
Okumanızı tavsiye ederim.
Gelelim kitabımıza O Yer O Yer...
Konusu bana aslında o kadar uzaktı ki, hiç merak etmediğim bir yerdi ve oraya karşı bakışımı, düşüncemi iyi/kötü değiştirdi. Yazar kitapta Kentli Kızılderililer’i konu almış. Oradaki insanların yaşamlarını vs. peki bu yaşamlar nedir? İnternet bağımlılığı, alkol, aile içi şiddet, kadına şiddet, çocuk istismarı, uyuşturucu vs. Bu konularla anlatılmış yaşam hikayeleri. Çok fazla karakter olduğundan dolayı bir süre sonra havada kaldı ya da bu hangisiydi diyip geriye döndüm. Her birinin Büyük Oakland Powwow’una (tören-bir günden bir haftaya kadar sürebilir) gidiş hazırlığı farklı. Kimi babasını bulmak için, kimi torunu için, kimisi farklı kişiler ve olaylar için ve kimi de büyük ödülü çalmak için. Her karakterin olayı insanda farklı bir etki bıraksa da bu kitabı sevdiğim anlamına gelmesin. Dili bana ağır geldi, yazım hatalarının haddi hesabı yoktu. Belki de ağır gelmesinin sebebi çeviriden dolayıydı. Adapte olmakta çok zorlandım. Geçmiş/gelecek/şimdiki zaman ekleri birbirini kovalamak yerine aynı paragrafta kullanılması beni aşırı rahatsız etti. En azından çeviride buna dikkat edilebilirdi. Kızılderili hikayelerini, olaylarını, yaşam tarzlarını merak edip ilgilenenleri doyurabilecek bir kitap ama benim elimde baya süründü ve artık ya bit ya da bırakıcaammm diye isyan ettiğim oldu. Çok satıldığı için alınacak bir kitap mı? Kimine göre olabilir ama benim için hayal kırıklığı oldu. Kitapla kalın, okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar.
|O Yer O Yer/Tommy Orange|🕊
Selam! Ödüllü eserin yorumunu sizlere güzel sunmak isterdim lakin eseri beğenemedim. Resmen elimde süründü. Beni çok üzdü bu durum çünkü eserin konusu oldukça güzelken, kişiler arasındaki diyalog ve eserin genel taslağını hiç hoş değildi. Tabiki eleştirmek bana düşmez. Sadece kendimde uyandıran izlenimleri sunmak istedim..