Okçu Milletin Tarihi
Aknerli GrigorOkçu Milletin Tarihi Sözleri ve Alıntıları
Okçu Milletin Tarihi sözleri ve alıntılarını, Okçu Milletin Tarihi kitap alıntılarını, Okçu Milletin Tarihi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Moğollar Neden Geldi?
...Allah'ın öfkesini celbediyoruz. İşte Allah da emirlerini yerine getirmediğimiz için, bunları(Moğolları) üzerimize musallat etmiştir.
Sayfa 20 - Yeditepe Yayınevi
Ertesi gün, sabah olunca, Moğol, Ermeni ve Gürcü askerleri, Sultan'ın ordusuna karşı yürümek üzere birleştikten sonra , büyük bir süvari kuvvetiyle harekete geçtiler. Ancak Selçuklu ordugahına vardıklarında; çok miktarda erzak ve eşya ile dolu çadırlardan başka bir şey bulamadılar. İçten ve dıştan çok kıymetli eşyalarla süslenmiş olan sultan çadırının kapısında leopar, aslan ve kaplan gibi vahşi hayvanların bağlı olduğunu gördüler.
Sayfa 35 - YeditepeKitabı okudu
Şimdi, bölgeye ilk defa Moğolların eşkalini de tarif edelim. Çünkü ilk defa yukarı memlekete[37] gelenler insana benzemiyorlardı; korkunç ve tarifi mümkün olmayan bir görüntüye sahiptiler. Bunların başları öküz başı kadar büyüktü; gözleri kuş gözü gibi küçük, burunları kedinin ki gibi yassı, çeneleri köpek çenesi gibi çıkık, belleri karıncanınki gibi ince, bacakları domuzunki gibi kısaydı ve hiç sakalları yoktu.
Nüfus Sayımı
On beş yaşından altmış yaşına kadar olanları sayıyorlar ve her birinden altmış beyaz(akçe) alıyorlardı.
Sayfa 46 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Bu kadınlar çok doğurgan olurlar, çocuklarını kurt gibi beslerlerdi. Ömürleri üç yüzyıl sürdüğü için ölümü bilmezlerdi.
Sayfa 23 - YeditepeKitabı okudu
Hacer, Ketura ve Esav soyunun karışımından bir ırk türemiştir ki, bunlara keskin ve çevik anlamına gelen Moğol adı verilmiştir
Sayfa 16 - YeditepeKitabı okudu
Hülagü Han, savaşta gösterdikleri büyük kahramanlıklardan dolayı Ermeni ve Gürcü askerlerini çok seviyor, onlara ''Bahadır'' ismini veriyor ve isteklerini yerine getiriyordu.
Sayfa 59 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Daima gururlanmak ve büyük bir söz söylemek Gürcülerin adetidir.
Sayfa 42 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Moğolların Tasviri
İnsana benzemiyorlardı; korkunç ve tarifi mümkün olmayan bir görüntüye sahiptiler. Bunların başları öküz başı kadar büyüktü; gözleri kuş gözü gibi küçük, burunları kedininki gibi yassı, çeneleri köpek çenesi gibi çıkık, belleri karıncanınki gibi ince, bacakları domuzunki gibi kısaydı ve hiç sakalları yoktu.
Sayfa 23 - Yeditepe Yayınevi
Muhammed’in sancağını çıkardığım anda, Moğol süvarileri korkudan bir kişi bile kalmayacak şekilde kaçacak ve böylelikle biz de kurtulacağız” demişti.
Halifenin Moğollar hakkında söylediği bu sözleri duyan Hülagü çok öfkelenmişti. Şimdi huzuruna halifeyi çağırtan Hülagü, bir tabak kırmızı altın getirilip halifenin önüne konulması emrini verdi[105]. Emri yerine getirilince, Halife, “Bu nedir?” diye sordu. Hülagü: “bunlar altın, ye de açlığın ve susuzluğun gitsin, doy” dedi. Bunun üzerine Halife “İnsan altınla değil, ekmek, et ve içecekle doyar” dedi.
Halife’nin bu cevabına karşılık Hülagü, ona, “madem insanın kuru altınla değil de ekmek, et ve içecekle yaşadığını biliyordun da bana neden altın göndermedin?, Şayet istediğimi yapmış olsaydın, o zaman, gelip şehrini tahrip etmez, seni de yakalamazdım. Halbuki sen kaygısızca oturup yiyip içmene bakmışsın” dedikten sonra askerlerine Arap halifesini, ayakları altında çiğneyerek öldürmeleri emrini verdi .Halife’nin ölümünden sonra da, büyük hazinelerle birlikte bol miktarda ganimet ele geçirmiş olduğu halde doğudaki ülkesine geri döndü.
Wtf
hekim, hastayı gördükten sonra, hastalığına deva olarak reise, kızıl saçlı erkek bir çocuğun karnını diri diri yararak, ayağını onun içine koymasını söyledi.
Bu garip suratlı kavim, çeşitli günahlarımızdan dolayı, sadece kadeh olarak değil, aynı zamanda zehir olarak üzerimize geldi. Zira, yaptığımız işlerle sürekli Allah'ın öfkesini celbediyoruz.
Sayfa 20 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
O kahrolası, acımasız reis ise, müptela olduğu hastalıktan başka, cine çarpıldı ve delirip kendi vücudunu ısırarak yemeğe başladı; ve böylelikle dayanılmaz acılar içinde can verdi.
Sayfa 48 - YeditepeKitabı okudu
Kartal suretindeki melek, Allah'ın bütün emirlerini Cengiz'e kendi diliyle anlattı.
Sayfa 20 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Okçu millete mensup bazı kimselerden duyduğumuza göre, bu kavim, kendi yurtları olan Türkistan'dan çıkarak doğu yönünde bir yerlere girmiş, orada vurgunculukla geçinip, uzun süre yoksulluk içinde yaşamlarını sürdürmüşlerdir. Sihirbazlık için yanlarında gezdirdikleri keçeden yapılma putlardan başka hiçbir din ve ibadetleri yoktur. bunun yanında İlahi bir kudret olarak güneşe tapıyorlardı.
Sayfa 19 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu