O benim bir şeyleri başarmamı, böylece beni daha çok sevmeyi istiyordu. Ben ise başarmanın anlamsızlığına, en azından bunun mutlulukla ilişkisi olmadığına inanıyordum.
Gözlerimin içine kızgın ve kırgın bir şekilde bakan ve ümitle cevap vermemi isteyen bu kız, beraber dünyayı değiştirebileceğimize inanıyordu; ben ise ne kendimin ne dünyanın değişmeyeceğini biliyordum.
Mutluluğun sırrı onlar gibi davranmaktan geçiyordu ve bilmem ve inanmam gereken herşeyi onlar zaten düşünmüşlerdi. Eğer ben de mutlu ve faziletli bir insan olmak istiyorsam onlar gibi olmalıydım. Ama olamıyordum Ayşe, ben çok yoruluyordum onlar gibi olmaya çalışırken.