Belki bir çoğumuzun kitaplığında, kütüphanesinde bir türlü açıp uzun uzadıya okuyamamış olsak da mihenk taşı olarak bir tuğla gibi kalınlığıyla o köklü yerinde sabit durur safahat. Benim kitaplığımda da ilk okul yıllarından beri dururdu. Aldım iyice inceledim okudum. İyi ki de o yıllarda değil şimdi bakmışım, okumuşum. Çok ağır bir dili olmasına rağmen aslına bakılırsa okuması bir o kadar kolay ve eğlenceli bir sürü eski ama benim yeni duyduğum kelime öğrenmek de cabası dipnotlardaki o kelime anlamlarından. Bir sır gibi cümle içinde saklı o derin, birbirinden güzel anlamları ilk okuduğunda değil de anlamını tek tek bulup yine yine okuduğunda gittikçe derinleşip seni içine alıyor dizeler. Aynı zamanda şairin Sadi'den yaptığı alıntılar girizgahlar, ordan alınacak hayat dersleri mottoları da çok dokunaklıydı. Kitaplığınızda şu an belki de o hiç dokunulmayan köşesinden size bakıyorsa bir alıp incelemeye başlayın derim gerisi kendiliğinden gelişiveriyor zaten.
İyi okumalar.
