Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.37
Sisyphos Söyleni
Albert CamusYüksek Puanlı Sisyphos Söyleni Yorumları ve İncelemeleri
Yüksek Puanlı Sisyphos Söyleni sözleri ve alıntılarını, yüksek puanlı Sisyphos Söyleni kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sisifos'un Yolu
insan, kendini genelde bu dünyanın ötesinde yabancı bir varlık olarak görür. uyumsuzdur ve anlaşılmamıştır. sürekli olarak kafasını kurcalayan bir anlam arayışı vardır. çoğu zaman yanlış sorularla, çoğu zaman da yanlış cevaplarla cebelleşir. tek dayanak noktası anlammış gibi. evet anlam ciddi manada önemli fakat üzerinde seyrettiği yolun farkında değildir. camus kitap genelinde bu fikir üzerinde durur. sisifos(kişi) mutludur veya değildir; bu önemli değildir. önemli olan yolda(kayayı tepeye çıkarırken) hissedilen duygular ve bu yolun yüklediği sorumluluklardır. aslında olması gereken de budur; anı yaşamak.
camus kitabın girişinde, yaşamın merkezine intiharı, sonuna ise sisofos'u mutlu tasarlamak gerektiğini koymustur. intihara bir sonuç değil, bir çözüm yolu sunmuştur sadece. ve yaşamın kutsallığını yücelterek bitirmiştir.
son olarak sisifos;
kaderi kendisine aittir.
kayası nesnesidir.
mutludur.
Sisyphos, Yunan Mitolojisinde, Yeraltı Dünyasında sonsuza kadar büyük bir kayayı bir tepenin en yüksek noktasına dek yuvarlamaya mahkûm edilmiş bir kraldır. Ve bunu asla başaramaz. Bu size de tanıdık geldi mi ? Mesela bizim hayatımız gibi. Hayatınızda da her zaman bir şeyler için çabaların didiniriz. Peki ne icin ? Bunların bir sonu var mı varsa neden erkenden bitirmeye kalkmıyoruz? Bu azamî zor olan yolculukta, çekilen acıya değecek bir hayat mı bu dünyada ki hayat ? Camus, bize bu kitapta bu tarz soruları düşündürmeye şevk ediyor. Gerçekten intihar etmeli miyiz? Sisyphos gibi, bizim için de mi yol çıkmaz ve imkansız? Ne kadar yol aldığımızı sansakta hep aynı yerde mi sekiyoruz gerçekten? Bana göre ölmek bir sevgilidir.
İntihara kalkışan biri olarak yorum yapacağım. ( Ha neden vazgeçtin diye soranlara cevap vereyim hayatı sevdiğimi anladım. Yani yok annem üzülmesin falan filan gibi yalanlara başvurmayacağım.) Bana göre ölüm bizi bekleyen bir sevgili ve bu öyle bir bekleyiş ki hayatımızın başlangıcından beri kavuşmayı bekliyor bize. Bu durumda da insan mantıklı konuşmalı. Ya ben zaten öleceğim diyip kenara koymalı ve hayata olan merakı ile devam etmeli yoluna ve her şeyin boş olduğunu anlayıp en azından denedim deyip o bizi bekleyen sevgiliye dönmeli.
Kitaba tekrardan gelecek olursak; kitap güzeldi ama bir Yabancı veya Düşüş değildi kesinlikle. Öte yandan hayata karşı herkesin düşünebileceği şeyler yani çok da bir derinlik yok Camus a göre.
Keyifli okumalar.
Sisifos Söyleni
Benim için Albert Camus'un en iyi eseri oldu. Uyumsuz insan kavramını üstüne basa basa anlatmış ki kitabın başında çevirisini yapan Tahsin Yücel açıklama gereği duymuş. Uyumsuz insan; insan açısından evrenin mantığa aykırılığını, tutarsızlığını anlamış, her şeyi olduğu gibi gören, bilinçli insandır... Camus'un deyimiyle ise; kendi dışındakilere başvurmadan yaşamasını, elindekiyle yetinmesini bilen insandır. Kendi sınırlarının farkındadır. Sınırlı özgürlüğünden, geleceksiz başkaldırısından, ölümlü bilincinden kuşkusu olmadığında yaşamını sürdürmeye devam eder...
☆☆☆
İnsanın özgür olup olmadığını bilmek, bir efendisi olup olamayacağını bilinmesini buyurur. Ya özgür değiliz ve tüm kötülüklerden Tanrı sorumlu. Ya da özgür ve sorumluyuz Tanrı her gücü elinde tutmamamaktadır.
☆☆☆
Bu dünyanın kendisini aşan bir anlamı var mı bilmiyorum. Ama bu anlamı bilmediğimi, öğrenmenin de benim için şimdilik olanaksız olduğunu biliyorum.
Sisifos Söyleni
Albert Camus sıradan bir yazar olmamakla birlikte işlediği konular da sıradan olmaktan çok ötededir. Bu eserin ana konusu intihardır ama basitçe anlatılan bir intihar konusu değildir. Hayatın yaşamaya değer olup olmadığı üzerine derin düşünceler ve çıkarımlara yer verilmiştir. İntihar kişinin algısına göre değişir elbelt. Boş yere bir intihar ise söz konusu olamaz. Birden fazla sebebi olabilir. En basit örneği ise kendisinden vazgeçmektir. Kendisinden vazgeçen biri belki de hayatı anlamlandıramaz, uyum sağlayamaz. Uyum sağlayamayan kişi aynı zamanda baş kaldıran kişidir. Uyumsuz da denebilir. Toplumda, çağında uyumsuz bir kişidir. Bu kişi sorgular, bir anlam aramaya çalışır. Bilir ki bu dünya çok karmaşık ve bu karmaşanın içindesin. Bazı şeyler çok ağır gelir ama asıl vurgu intihara gerek olmadığıdır. Uyumsuzsan eğer kendi yolundasın, bunda bir sorun yoktur. Ölüm ise bambaşka bir meseleye yol açar. Bir inanca yönelikte olabilir bir bilinmezlikte. Filozoflardan örnek veren Albert temel, çözülemeyen konuya da değinir; metafizik. Evreni anlama çabası hiç bitmemiştir. Kişinin kendini anlama çabası da hiç bitmez. Bilinmezlik ya da varlık hep yoruma açık meselelerdir. Şunu unutmamak gerekir. Uyumsuzsan intihar kurtuluş yolu olarak görünmemelidir. Sorgulamak ve anlam aramak belki de hayatın kendisidir.
Albert Camus kitaplarının maalesef ki tek kötü yanları Can Yayınları çevirilerinin berbat olması. Yine de kendinizi zorlayarak anlamaya çalışırsanız Camus’nün anlatmak istediklerine erişebiliyorsunuz.
Sisifos’ta da özellikle kitabın ikinci yarısında akıntısına kapılıp bir çırpıda okuduğumu ve aşık olduğumu söyleyebilirim. Okuduğum en güzel deneme yazısıydı. Kendimle ilişkilendirdiğim birçok yeri ve alıntılamak istediğim onlarca satırı vardı. Sonunda da Albert Camus’nün Franz Kafka hakkında yazdıklarını okurken inanılmaz etkilendim, zaman zaman bu yazıyı okumaya geri döneceğim. Bende çok farklı hisler bıraktı…
Camus bu kitabında Kendimizle başlayıp,kendimizle bittiğimizi anladığımız zaman gerçek özgürlüğü yakalamış oluruz,o zaman intihar etmeye gerek yoktur diyor.Bunun için tanrılar tarafından her defasında yeniden aşağı yuvarlanacak olan taşı tepeye çıkarmakla cezalandırılan sisifos örneğini verir.Sisifos taşın aşağıya yuvarlanacağını bildiği halde onu taşımaya devam eder.Buradan çıkartabildiğim ders hayatın anlamsızlığına rağmen yaşamaya devam
Bilinçli bir şekilde cezasını çeken, bunu da aktif bir edimle yerine getiren Sisifos’un alegorisi olduğu söylene dair bir inceleme. Taşı mütemadiyen tepeye taşıyan Sisifos’un bilinçli halindeki trajedi ile aktif ediminindeki başkaldırının ışığında, gelin biz de yaşama, uyumsuz düşünceye ve uyumsuz insana bakalım.
kazankultur.com/sisifos-soyleni...
Bu kitap bakış açımı gerçekten değiştirdi. Farklı eserlerden, düşüncelerden yararlanarak yazılmış olması nedeniyle çok detaylı, harika bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Belli bir felsefe seviyesine sahip olmadan anlamak zor olsa da, herkese tavsiye edebileceğim bir eser.
***
Albert Camus'a göre "absürt", insanların dünyayı nasıl
160 syf.
10/10 puan verdi
Sisifos kayayı tepeye kadar getirecek, kaya tepeye gelince kendi ağırlığıyla yeniden aşağı düşecekti hep. Yararsız ve umutsuz çabadan daha korkunç bir ceza olmadığını düşünmüşlerdi haksız da sayılmazlardı. Çağırmalar, öfkeler, gözdağları, hepsi boşa gider.
Albert Camus hayatın anlamı, yaşamanın değeri nedir ? Bu soruları çoğu eserinde ele almış filozof bir yazar.
Camus yaşamı tanımlarken absürdizme başvuruyor. Ona göre insan yaşamında anlam aramanın bir anlamı yok çünkü hayat bir anlamsızlıktan ibaret yani absürttür.
Sisifos söyleni kitabında ele aldığı konuda;
İnsanın sürekli bir anlamı arayışı