Siyasette 35 Yıl 1. Cilt

Süleyman Arif Emre

En Beğenilen Siyasette 35 Yıl 1. Cilt Gönderileri

En Beğenilen Siyasette 35 Yıl 1. Cilt kitaplarını, en beğenilen Siyasette 35 Yıl 1. Cilt sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Siyasette 35 Yıl 1. Cilt yazarlarını, en beğenilen Siyasette 35 Yıl 1. Cilt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Erbakan Hoca Teşkilatları Nasıl Kurardı..?
Bir ile gidiyor, önce bir salon veya açık hava sineması bir geceliğine kiralanıyor, belediye hoparlörü varsa onunla yoksa beş on lira karşılığında tutulan bir tellal marifetiyle halka ilan ilanat yapılıyor: -İşittik işitmedik demeyin, Milli Nizam Partisi Genel Başkanı Profesör Necmeddin Erbakan Bey, şehrimize gelmiş, falanca salonda akşamdan sonra sizlere partisinin, görüşlerini anlatacak. Bütün il halkı davetlidir. Hoca konuşmaya başlayınca, dinleyicilerin çoğu alakasız. Bir süre sonra yüzlerini sahneye dönüyorlar, bir süre sonra söylenenleri başlarıyla tasdike başlıyorlar, bir süre sonra çat pat alkışlar başlıyor, konuşmanın sonunda hemen hepsi zapta zor sığan birer Milli Görüşçü kesiliyorlar. Konuşma bittiğinde, herkes gitmeye hazırlandığı sırada, Hoca, kürsüden inerek koşuyor, daha önce elde ettiği anahtarla salonun kapısını kilitliyor ve yüksek sesle bağırıyor: -Nereye gidiyorsunuz, gidemezsiniz, yağma yok, bu vatan yalnız benim değil, hepimizin. Anca beraber kanca beraber. Dönün hepinizi partiye üye kaydedeceğim. Kayıtlar yapılıyor. Müteşebbis il idare kurulu oradakiler tarafından seçiliyor. Hoca işini bitirip diğer ile hareket ediyor.
Sayfa 182 - MGVKitabı okudu
Meclislerimiz Asla Verimli Çalışamaz..!
Muhalefetin her dediğini, sırf muhalefetten geldiği için reddetmek itiyadından iktidarlarımız kendisini kurtarmadıkça, meclislerimiz asla verimli çalışamaz.
Sayfa 124 - MGVKitabı okudu
Reklam
Yani en ağırlıklı siyasi haklar, Türkiye'de pamuk ipliği ile bağlı sisteme. Bu yüzden memleketimize siyasi hayatın gelişmesi ve daha da elverişli neticelere erişmesi adeta imkan dışı kalıyor.
Sayfa 67 - Mgv YayınlarıKitabı okudu
Eskiden Osmanlı Devri'nde zaptiyeler, silah araması taraması yaparken, aksakallı nurani yüzlü bir hoca efendinin cübbesinin altından bir metre uzunluğunda bir yatağan (pala) çıkmış. Zaptiyeler ayıplamış "Yazık yazık hoca efendi sen de mi böyle yapacaktın. Bu nedir? demişler. - Evlâdım biz ilmiye sınıfındanız, yazı yazarken bazı yanlışlar oluyor da onu bununla kazıyoruz.. - Aman hoca efendi o sizin dediğiniz işi yapmak için üç santimlik bir kalemtraş bile kafi gelir, buna ne hacet var? -Evlâdım bazen öyle büyük yanlışlar olur ki ancak bu pala ile kazınabilir.
Sayfa 223Kitabı okudu
Solcular her işin başı midedir, noktasından hareket ediyorlar.Kapitalistler her işin başı paradır, felsefesine bağlılar.Biz ise her işin başı ahlak ve maneviyatıdır.Çünkü toplumu teşkil eden insandır, insan düzelirse, işler düzelir diyor ve buna inanıyoruz.
uzun yıllar varolunan partinin neden iktidar olamadığına ait sorusuna cevaptır.
Tabii ki öyle olur, aynı tarihte bir insan yavrusu ile bir eşek yavrusu olsa, eşek yavrusu 4 senede çula semere gelir, hemen binerler veya yük vururlar. Ama aynı anda dünyaya gelen insan yavrusunun, kâmil bir insan olarak faydalı işler görebilmesi için en az 20 sene lazım. Hele bir de yüksek tahsil yapacaksa bu süre 35-40 seneyi bulur. Bizim kabahatimiz insan olarak dünyaya gelmek.
Sayfa 73 - Mgv YayınlarıKitabı okudu
Reklam
75 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.