Merhaba
Bazı kitaplar okunduğu zaman hediyeleşme hissini arttıracak kuvvet de olurlar.
Sana faidesi dokunduğunu düşündüğün kitapları en yakınından en uzağına herkes okusun istersin. Bilmek hepimizin hakkıdır çünkü. Fakat okurken bildiklerimi bazen görmezden geldiğimi fark edince okuma isteğim daha çok arttı. Günümüzde dikkatsizlik oranı artmasını kitapta okuduğum şu satırlar ile bağdaştırma mecburiyetinde hissettim. “Medyaya müptela olmuş kişileri,araştırma yapanlar “körleşme” diye tanımlıyor. Görmeden bakıyor, duymadan dinliyor, hissetmeden dokunuyor, tat almadan yiyor,düşünmeden konuşuyorlar.” Ne güzel bir tespit ama ne acı bir kaynak bence. Geçmişi 50 yıl kadar az olmasına rağmen evimizde,dükkanlarımızda,bulunduğumuz her alanda baş köşeye oturttuğumuz televizyon...
O yüzden bunu incelemeye emek vererek kitap haline getirenlere, farkındalılığın sağlanmasını amaçlayanlara bir teşekkür borçluyuz bu kitabı okumuşlar olarak.
“İnsanlar televizyonda; Sudan iç savaşı ile tuvalet kağıdı reklamını aynı duyarsızlıkla izlemektedir. Televizyonu kapattıktan sonra Sudan’da ki iç savaş devam etse bile onun için bitmiştir. İşte insanın yaşadığı bu dünya,simülasyon dünyasıdır. Televizyondaki her şey görüntüden ibaret olduğu için, gerçek hayat da zamanla cansız gibi görünmeye başlar.”
-Jean Baudrilland
Yararı olmadığına kanaat verdiğimiz televizyonun zararı aile değerlerimize,inançlarımıza,çocuklarımıza kadar ulaşmakta olup tek çarenin azalmakta olmayıp fişi çekmekte olduğunun savunanlardanım🤚
Okuyucusu bol olması temennisiyle...