Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba

Ferhat Uludere

En Eski Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba Sözleri ve Alıntıları

En Eski Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba sözleri ve alıntılarını, en eski Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"... anılar da eskir ya, onun da anıları eskimişti. Bazıları anlatarak eskitir anılarını, o hep susarak tüketti onları, unuttu zamanla..."
Büyük şehrin büyük düşleri ve bu düşlere yetişme telaşı...
Reklam
Eğer bir kasabada deniz varsa ve sonbaharsa, deniz patlamak üzeredir muhakkak.Ve deniz ne zaman patlasa, kasabaya yayılır içinde sakladıkları.
Sayfa 5 - SEL YayınlarıKitabı okudu
Bazıları mutlulukla beslenir bazıları acılarla.Bu ev yüzyıllardır acılarla beslendi.
Sayfa 157 - SEL YayınlarıKitabı okudu
-Senin için yaşamak nedir?
Yaşamak satılan alınan bir şey değildir ama biz artık her şeyi satın almaya alıştık. Yiyecek satın aldık, giyecek satın aldık, bilgi satın aldık ve şimdi yaşam satın almaya çalışıyoruz. Daha fazla ve daha çok… Halbuki yaşam her yaşın tadına varmaktır. Sevmek, sevilmek, ihanete uğramak, ağlamak, üzülmek, mutlu olmak ve birinin mutluluğunu paylaşmaktır. Hiçbiri de satın alınamaz bunların. İnsan gözyaşlarını satın alabilir mi?
Yitik ülke yayınları
Öptüğü sese baktı. Bedenini dolaşan dudaklardan çıkan sese... Esrarlı sigarayla kendinden geçişine baktı. Babasından sonra tanıdığı ilk erkeğe baktı. Ona kadın olduğunu söyleyen ilk erkeğin sesine.
Sayfa 22 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Evin içinde sadece gerekli olan eşyalar vardı. Sadece yetecek kadar kitap, yetecek kadar kalem, yetecek kadar yatak, yetecek kadar yorgunluk, yetecek kadar hüzün, yetecek kadar haz, yetecek kadar ayrılık ve sadece yetecek kadar temiz hava vardı içerde.
Sayfa 19 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Özlemler büyütürken Recep, özlemin sularında yüzmeyi öğrenirken, deniz her zamankinden başka göründü ona.
Günler rahvan sekişli bir atın sırtında hızla ilerlerken İdris emeklemeye başladı, sonra ilk adımını attı. Büyüdü İdris, büyürken cinlerle oynadı. Ruhlar âleminin çocuklarıyla oradan oraya koşturdu ve başka bir âlemin olacagını aklına bile getirmedi.
Sayfa 42 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Haklıydı Tayfun, Hazan kendi hayatını kurmak istiyordu ve karar da vermişti bunu yapmaya. Kendi yolunu çizmek isteyen her kadın gibi kendine bağımlı hayatları yıkarak attı Hazan da ilk adımı. Hiçbir gürültü kopmadı, ne bir rüzgar esti, ne bir şimşek çaktı onlar ayrılırken; ilk defa birlikte olduklarında da doğa bu duruma bir tepki vermemişti.
Sayfa 58 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Sevdasız insan olmaz, sevdasız hayat yaşanmaz” dedikleri için, biraz da içerken gençlere anlatacak hikayesi olsun diye bir denizkızı masalı uydurdu. Hiç görmediği bu yaratığı görmüş gibi anlattı ve bir gün bir denizkızının gelip onunla olacağını düşündü.
Sayfa 71 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Ceketi çıkarıp asistanlara verdi. Ceketi üzerinden çıkarmıştı, ama o ceketin üzerinden o yaşlar hiçbir zaman çıkmayacaktı. Kimse sökemeyecekti o yaşları. O ceketi kim giyerse giysin, o gözyaşlarının neden döküldüğünü, kimin gözyaşları olduğunu bilmeyecek ama her zaman hüzünlenecek ve ağlayacaklardı.
Sayfa 88 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Çünkü hiçbir hikaye sadece yaşandığı anın seslerini taşımaz; her hikaye geçmişiyle vardır.
Sayfa 108Kitabı okudu
Her şeyi unuttular sonra. Unutmak zorundaydılar, çünkü kasabalar aşkları, sevinçleri, inançları ve umutları büyütürken lanetleri de çoğaltır. Hep böyle yapmışlardır ve bu kural da değişmeyecektir...
Sayfa 150Kitabı okudu
"Binaları insanlar yapar. İçinde yaşarlar ve bir süre sonra birbirine benzer. Binalar insanları içine çeker, duvarların, betonların, tuğlaların arasına sıkıştırır. Ruhlarını emer ve ölene kadar devam eder insanın binaya olan esareti. Bir insanın bir evden ne zaman gideceğine bina karar verir, ruhunda emebilecek bir şey kalmadığı zaman dışarıya atar onu. "
Yitik ÜlkeKitabı okudu
33 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.