Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba
Ferhat UludereSayfa Sayısına Göre Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer bir kasabada deniz varsa ve sonbaharsa, deniz patlamak üzeredir muhakkak.Ve deniz ne zaman patlasa, kasabaya yayılır içinde sakladıkları.
Sayfa 5 - SEL YayınlarıKitabı okudu
Büyük şehrin büyük düşleri ve bu düşlere yetişme telaşı...
Sayfa 7Kitabı okudu
Bazıları mutlulukla beslenir bazıları acılarla.Bu ev yüzyıllardır acılarla beslendi.
Sayfa 157 - SEL YayınlarıKitabı okudu
Bir kasabanın denize kıyısı varsa ve mevsim sonbaharsa, deniz patlamak üzeredir muhakkak. Deniz ne zaman patlasa, kasabaya yayılır, içinde sakladığı kötülük. Kayalıklara vurdukça köpüren sular sadece balıkları beslemez, enva-i çeşit mahlukatı da barındırır içinde. Ölmüş balıkçıların ruhları karaya çıkmak için birinin gelmesini bekler. Yalnız ve eskimiş birini... O geldiğinde ortaya saçar içindeki tüm hikayeleri ve birinin mahvına sebep olur.
Çünkü deniz sadece o zaman durulur
Sayfa 7Kitabı okudu
“Nerelisin?” sorusuna karşılık veremezdi hiç. Nereli olduğunu oda bilmiyordu gerçi. Ait olduğu yer neresiydi?
Sayfa 10Kitabı okudu
“Biraz daha kazanıp biraz daha fazla harcamak, koltukları yenilemek, daha şık tabaklarda yemek yemek, arabayı değiştirmek, yeni ev almak...Tüm bunları yapmaya yaşamak diyordu. Onun için yaşam satın alınan bir şeydi.”
Sayfa 10 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
" Yıllardır aynı şeyleri düşünüp aynı şeyler için uğraşıyordu Hazan. "
Sayfa 10
Yıllardır aynı şeyler için uğraşıyordu Hazan . Biraz daha kazanıp biraz daha fazla harcamak, koltukları yenilemek , daha şık tabaklarda yemek yemek, arabayı değiştirmek, yeni ev almak ... Tüm bunlara yaşamak diyordu. Onun için yaşam satın alınan bir şeydi.
Sayfa 10 - HazanKitabı okudu
Evin içinde sadece gerekli olan eşyalar vardı. Sadece yetecek kadar kitap, yetecek kadar kalem, yetecek kadar yatak, yetecek kadar yorgunluk, yetecek kadar hüzün, yetecek kadar haz, yetecek kadar ayrılık ve sadece yetecek kadar temiz hava vardı içerde.
Sayfa 19 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Öptüğü sese baktı. Bedenini dolaşan dudaklardan çıkan sese... Esrarlı sigarayla kendinden geçişine baktı. Babasından sonra tanıdığı ilk erkeğe baktı. Ona kadın olduğunu söyleyen ilk erkeğin sesine.
Sayfa 22 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Özlemler büyütürken Recep, özlemin sularında yüzmeyi öğrenirken, deniz her zamankinden başka göründü ona.
Sayfa 33Kitabı okudu
Günler rahvan sekişli bir atın sırtında hızla ilerlerken İdris emeklemeye başladı, sonra ilk adımını attı. Büyüdü İdris, büyürken cinlerle oynadı. Ruhlar âleminin çocuklarıyla oradan oraya koşturdu ve başka bir âlemin olacagını aklına bile getirmedi.
Sayfa 42 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu
Kimsesi olmasa da sever insan. Aşk kimin varmış, kimin yokmuş dinlemez.
Sayfa 48Kitabı okudu
Kendi yolunu çizmek isteyen her kadın gibi kendine bağımlı hayatları yıkarak attı ilk adımı.
Sayfa 58Kitabı okudu
Haklıydı Tayfun, Hazan kendi hayatını kurmak istiyordu ve karar da vermişti bunu yapmaya. Kendi yolunu çizmek isteyen her kadın gibi kendine bağımlı hayatları yıkarak attı Hazan da ilk adımı. Hiçbir gürültü kopmadı, ne bir rüzgar esti, ne bir şimşek çaktı onlar ayrılırken; ilk defa birlikte olduklarında da doğa bu duruma bir tepki vermemişti.
Sayfa 58 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu