Sosyolojik Düşünmek sözleri ve alıntılarını, Sosyolojik Düşünmek kitap alıntılarını, Sosyolojik Düşünmek en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eski bir atasözüne göre, bir yere varmaktan daha iyisi umutla yola devam etmektir. Dolayısıyla tüketim toplumlarında, önemli olan şeyin tatmin değil arzu olduğunu söyleyebiliriz çünkü bu nihai aşamaya ulaşmak yolculuğu biçimlendiren etosun altını oyar.
Basitçe arzunun arzuladığı şey daha fazla arzudur.
Görülüyor ki, düşlerimiz ve özlemlerimiz, aynı anda doyurulmaları neredeyse hiç mümkün olmayan, ne var ki ayrı ayrı peşlerine düşüldüğünde de aynı şekilde tatmini güç olan iki ihtiyaç arasında parçalanmıştır.
140 karakterlik bir tweet paylaşımında mutluluğun ne kadar ifade edildiğini hesaplamaya yetkin algoritmalar, her gün atılan tahmini 500 milyon tweet'i analiz etmek için tasarlanmıştır. Bireysel eylemlerimiz içinde mutluluğumuzu sayıp çizelgeye döken canlı bir laboratuvarın parçası oluruz.
Mahremiyetin olmadığı bir topluluk bize aitlik hissinden çok baskı gibi gelirken, topluluğun olmadığı bir mahremiyet "kendin olma" arzusundan çok yalnızlığa benzer.
Eski bir atasözüne göre, bir yere varmaktan daha iyisi umutla yola devam etmektir. Dolayısıyla tüketim toplumlarında, önemli olan şeyin tatmin değil arzu olduğunu söyleyebiliriz çünkü bu nihai aşamaya ulaşmak yolculuğu biçimlendiren alışkanlığın altını oyar. Basitçe arzunun arzuladığı şey daha fazla arzudur.
Kişiye hiyerarşide alta indikçe görevler daha uzmanlık gerektiren daha kısmi ve odaklı olurken yukarıya çıktıkça örgütün vizyonu daha da genişler ve genel amacın daha büyük bir kısmı görünür hale gelir. Bu koşulların yaratılması için bilgi akışı yerel şunun en alttan üst basamaklarına doğru gerçekleşmelidir ve emirler en yukarıdan aşağıya doğru akmalıdır. Bu şekilde daha kesin ve dolambaçsız olur. İç katmanların denetimi alt katmanların disiplini ile buluşmalıdır.
Bir sevgi ilişkisini hem özel hem de kırılgan hale getiren şey karşılıklıklığa duyulan ihtiyaçtır. yani eğer sevmek istiyorsak partnerlerimiz bizden karşılık vermemizi yani onlara sevgi ile yanıt vermemizi isteyeceklerdir. Partnerlerimizin deneyiminde ki gerçekliği onaylayacak şekilde hareket ederiz. Anlaşılmak isterse anlamaya çalışırız. İdeal anlamda partnerlerin her biri diğerinin dünyasında anlam bulma çabasıdır. Ancak gerçeklikler özdeş olmaz. İki insan ilk kez karşı karşıya geldiğinde paylaşmadıkları deneyimden ve biyografileri vardır. Dahası ilişkinin gelişmesi için bunların tanınması, onaylanması ve belki yeniden pazarlığa yatırılması zorunludur.
Hoşnutluk, mutluluk, refah ve anlam arayışının insanlık tarihinde sadece ruhsal bir arayışa konu olmadığı büyük ticari girişimlere de dönüştüğü konusunda şüpheye pek yer yoktur.