Alışık olduğumuz bilimkurgu kitaplarından farklı olarak içimizi ısıtan, çoğu yerde ana karakterimiz İhtiandr için üzüldüğümüz ama saflığına hayran kalarak onunla açık denizleri keşfettiğimiz, evrimden, dini inanışlara, yaratılışa kadar sorgulamalarla dolu bir yolculuğa hazır mısınız?
İlk olarak 1928 yılında yayınlanan Su Adamı, Sovyet bilimkurgusunun en sıra dışı ve en dikkat çekici kitaplarından biri. Alexander Belyaev, 1914 yılında felç geçirerek yatağa bağlı yaşamaya başladığı dönemlerde bilimkurgu eserlerini kaleme almaya başlamış ve 30'lu yıllarda Sovyetler Birliği'nin Jules Verne'si olarak anılmaya başlanmış. Tam da bu dönemlerde bize İhtiandr ı armağan etmiş.
Arjantin sularında inci avcısı denizcileri korkutan Deniz Şeytanı (kimine göre şeytan, kimine göre tanrı) İhtiandr, hem denizde hem de karada yaşayabilen bir insan. Senin benim gibi bir insan olmasına ek olarak onun bir de su altında yaşamasına elverişli solungaçları var. Babası olarak bildiği bilim adamı Salvator'un ona öğrettiği kadarı ile yetinerek tek aşkı denizdir İhtiandr'ın. Ta ki gerçek aşkı anlayana kadar.
Spoi vermek istemediğim için kitabın içeriği hakkında detaya girmeyeceğim. Akıcı ve yalın bir dil, oldukça başarılı olay örgüsü ve biyoloji bilimini de merkezine alan konusu ile bilim kurgu okumaya yeni başlayacaklar için ilk sıralarda yer almalı. Benim gibi bilim kurgu okumayı sevenler için ise kitaplıklarında mutlaka yer vermeleri gereken bir eser.