Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Olguların Gerçekliği

Suskunluk Duvarını Yıkın

Alice Miller

En Beğenilen Suskunluk Duvarını Yıkın Gönderileri

En Beğenilen Suskunluk Duvarını Yıkın kitaplarını, en beğenilen Suskunluk Duvarını Yıkın sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Suskunluk Duvarını Yıkın yazarlarını, en beğenilen Suskunluk Duvarını Yıkın yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hayatımın totaliter bir rejimde başladığını biliyor muydum? Bunu nasıl bilebilirdim? Bir kez olsun canice ve sadistçe muamele gördüğümü biliyor muydum? Bunu düşünmeye hiçbir zaman cesaret etmemiştim. Annemi sorgulamak yerine, haksız muamele gördüğüm, değersiz göründüğüm gibi duygularımın doğruluğundan şüphe ediyordum. Ayrıca, başka anneler de tanımıyordum ki, bir karşılaştırma yapabileyim. Annem, sürekli kendini feda ettiğini, görevinin bilincinde olduğunu dile getirdiği için bütün bunlara inanmak istiyordum. Ona inanmak zorundaydım çünkü gerçeği bilmek beni boğar, öldürürdü. Eğer annem benimle konuşmuyor, benim sorularımı cevapsız bırakıyor, açıklama isteğime aldırış etmiyor, gözlerini benden kaçırıyor ve sevgime soğuk karşılık veriyorsa, o zaman kabahat, sadece benim kötülüğümdeydi, diye düşünüyordum. Bir çocuk "Annem benden nefret ediyorsa, o zaman nefret edilecek biriyim" diye düşünür.
Gerçekler görmezden gelinerek bir ömür boyu yaşanamaz. O, insanın nefes almak için muhtaç olduğu hava gibidir.
Reklam
Bizim biyolojik görevimiz hayatı kazanmaktır, onu yıkmak değil.
Birisi için ödül olan şey, bir başkası için için ceza anlamına gelebilir.
"Hangi çocuğun ailesine ağlaması için bir sebebi yoktur ki?"
Reklam
''Ana-babaların çocuklarını ceza vermek yerine dövmeleri, tokat atmaları ve benzer davranışlarla onların cesaretlerini kırmaları, büyüyen bir organizmayı yaraladıkları; ona kalıcı zararlar verdikleri için, bir suçtur ve onların hiçbir şekilde bu suçu işleme hakları yoktur.''
Sayfa 60 - Salon Yayınları
Tehlike, cani bile olsa, tek bir kişiden gelmiyor; tehlike daha ziyade, bütün toplumun cahilliğinde yatmaktadır.
Sayfa 95 - Salon YayınlarıKitabı okudu
Birtakım planlar programlar
Söz uçar yazı kalır demişler.. Yılın ortasına gelmişken bazı kararlarımı buraya da taşımak istedim. Buraya taşıdım çünkü, yazmadan kafamda kurduğum planları uygulamıyorum ve burada paylaşarak da planımı kendime hep güncel tutmak istiyorum. Yılın ilk yarısında kitapları ne kadar rahat ve yavaş okuduğumu, zihnimi yararlı da olsa zararlı da olsa,
“Artık mahvetmeyi değil, yaşamayı savunan gençlerin sayısı artmaya başlamıştır. Onlar, ideolojilerin değil, olguların gerçekliği lehinde karar veriyorlar. Onlar, bütün uyarılar için geç olmadan, talim etmeye, boyun eğmeye, zalimce küstahlıklara karşı uyarıda bulunacaklar."
Sayfa 30 - Salon Yayınları
Reklam
Birisi için ödül olan şey, bir başkası için ceza anlamına gelebilir.
Sayfa 73 - Salon YayınlarıKitabı okudu
Adolf Hitler de dayak yediğini inkar etmiyordu. O sadece çektiği acıları inkar ediyordu, bu esnadaki duygularını inkar ediyordu bu yüzden milyonlarca defa katil olmuştu. Eğer o, kendi durumunu, olgularını kendi gerçekliğini hissetseydi ve ağlamış olsaydı, sıkıntılarına sebep olanlara duyduğu kendi kinini bastırmasaydı, aksine, bilinçli bir şekilde yaşasa ve anlamış olsaydı, bu kin yerine bir ideolojide sapıtmış olsaydı bütün bunlar yaşanmazdı. Bir insan ancak, bir zamanlar kendisi olan dayak yemiş çocuğun duygularını hissetmeye, yetişkinlerin küstahlıklarını ve alaycılıklarını reddetmeye ve yargılamaya hazır olduğu zaman gerçeğe çekilen sınırları aşabilir. Ve ancak o zaman, diğer insanlar için tehlike olmaktan çıkar.
Göz ardı edişlerimizden dolayı mahvolmuyor muyuz?
Bilgisizliğin hoyratlığıyla mücadele..
''Bir şekilde istismara uğrayan insanlar, normal kabul ettikleri bu bastırılmaları bastırılma olarak idrak edebilmeleri, kendilerini körü körüne bastırılmış yalanların tüketicileri olarak istismar ettirmemeleri için, her ne şekilde olursa olsun, gerçeğin bastırılmasına karşı mücadele edilmelidir.''
Sayfa 79 - Salon Yayınları
188 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.