En Eski Türk Dili Dergisi - Sayı 800 Sözleri ve Alıntıları
En Eski Türk Dili Dergisi - Sayı 800 sözleri ve alıntılarını, en eski Türk Dili Dergisi - Sayı 800 kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Virgül tanrısı vardı derdi. İnsanların zihnine hükmeden. Bazıları ceplerinde fazla ünlem taşır,bazıları soru işareti ama en tehlikelileri bu virgül taşıyanlar derdi. Bir türlü nokta koyamayanlar, sürekli devam etmek zorunda olanlar.
Beş yıldızlı yalnızlıkların, yarım pansiyon ihanetlerin ve her şey dahil hüzünlerin çerçeveleyicisi dört duvar, çift kişilik yataklarda tek kişilik uykusuzluklar... Yaşanmışlıklar, yaşanmışlıklar, yaşanmışlıklar...
"Öyle tahmin ediyorum ki edebiyat bakımından da şiir anlayışı, ortaya koydukları eserler bakımından da birbirine benzememek hatta birbirinin zıddı olmakla beraber, bugüne kalan şiirler Yahya Kemal ile Ahmet Haşim'indir. Ne Cenap Şahabettin'in şiirlerini hatırlarsınız ne Tevfik Fikret'in. Bir devir açmamış olsalar bile, Yahya Kemal'le Ahmet Haşim, bir devrin öbür devre köprüsünü teşkil etmişlerdir. Yahya Kemal yazdığı şiirlerden çok, gençlerle olan konuşmalarıyla edebiyatımıza büyük hizmet etmiştir. Ne yazık ki bunları yazmamıştır, havalarda söylenip gitmiştir fakat onların yanında bulunma fırsatını elde edebilmiş gençlere bu konuşmalarıyla çok büyük ufuklar açmıştır. Mesela Ahmet Hamdi Tanpınar, Yahya Kemal'in yetiştirdiği bir insandır."
"Dante olsun, onun çağdaşı olan Petrarca olsun, şöhretlerini halk dilinden aldıkları dil malzemesini işlemelerine borçludurlar. Binaenaleyh ben böyle bir deha bekliyorum. Bir adam gelecek, bizim parça parça yapmak istediklerimizi toplayıp ondan sentetik bir eser çıkaracak. Hiçbir yerde dilleri yapanlar dil bilginleri değildir, şairler ve yazarlardır. Dil bilginleri onların yaptıkları şeyleri kaide hâlinde tespit ederler."
Çevremize bakıyoruz. Nereden çıktı ve yayıldı bu Arapça kökenli aynen sözü? Duyduğu her cümleyi bir zarf olan aynen kelimesiyle tasdik ediyor. Konuşmuyor, katıldığı durumu kendisi de bir cümleyle ifade edemiyor, aynen ile yetiniyor. Okul çağındaki öğrencilerde de bu sözü çok duyuyorum. Artık kulakları rahatsız eden hastalık derecesindeki bu aynen sözü sokaklarda, şehir otobüslerinde yüksek sesle konuşanların dilinde.
Sayfa 16 - Hamza Zülfikar, Türkçe Öğretimi Üzerine Birkaç DeğerlendirmeKitabı okudu
Her kurmaca metnin kendi gerçekliği vardır ve bu gerçekliğin, onun ya da berikinin siyasal duyarlılık beklentileriyle örtüşüp örtüşmemesinin, eserin niteliğiyle hiçbir ilişkisi yoktur.
Sayfa 38 - Ömer Ayhan, Oktay Akbal'ın Yarım Kalmış ModernizmiKitabı okudu
"Bir ülkede karanlıkları yırtmak, gerçekleri görmek ve kötülükleri haykırmak durumunda olan vatandaşların sessizliğinden daha kötüsü, üniversitelerin, yazarların, sanatçıların, düşünce insanlarının sessizliğidir."
Sayfa 91 - Nevzat Gözaydın, Türkçe Sözlük İçin Aydın Boysan'dan KatkılarKitabı okudu
Nereden çıktı ve yayıldı bu Arapça kökenli aynen sözü? Duyduğu her cümleyi bir zarf olan aynen kelimesiyle tasdik ediyor. Konuşmuyor, katıldığı durumu kendisi de bir cümleyle ifade edemiyor, aynen ile yetiniyor. Okul çağındaki öğrencilerde de bu sözü çok duyuyorum. Artık kulakları rahatsız eden hastalık derecesindeki bu aynen sözü sokaklarda, şehir otobüslerinde yüksek sesle konuşanların dilinde.