Kâinât'ta hiçbir şey, yalnızca göründüğü gibi değildir -yani, eşyanın taşıdığı gerçeklik zâhirinden ibaret olamaz. Her "fenomen" bir "nomen"e, İslâmî terimlerle açıklayacak olursak; her "zâhir" bir "bâtın"a işaret eder. Te'vil veya manevî tefsîr işlemi, zâhirden bâtına, dış gerçeklikten iç gerçekliğe gitmek demektir.