Gerçekten de İngiliz edebiyatının en büyük yazarlarından biri. Birçok listede gördükten sonra okumaya karar vermiştim. Karakterleri çocukluğundan başlayarak işlemeye başladığı için benimle birlikte büyümüşler gibi hissettim ve büyüdüklerinde neden böyle insanlar olduklarını sormayıp anlayışla karşıladım.
Bir roman, yazarın yaşamından bağımsız düşünülemez. Ne diyor Kafka: "Yazdıklarım, yaşadıklarımın tortusudur." Bronte kardeşlerin yaşamına bakarsak eğer göreceğimiz, bir eve sıkışmış üç kardeş, bu kardeşlerin bu tekdüzelikten kurtulmak için yaptıkları tek şey kitap okumak ve bir şeyler yazmak. Bence kitapta yazarla özdeşleşen karakter Catherine'dir. Birden fazla kez kitaplar olmasaydı bu sıkıcı yerde ne yapardım bilemiyorum, dediğine şahit oluyoruz ve kitap okumanın ne kadar da gerekli bir şey olduğuna yeterince değinildi. Ayrıca papaz babasının baskıcı yönünü hitchcliff'te, dini çarpıtan yönünü ise Joseph'te görüyoruz. Hareton'sa kendisinin kitap okuma aşkı ve arzusunu yansıttığını düşünüyorum.