Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.15
Venedik'te Ölüm
Thomas MannEn Beğenilen Venedik'te Ölüm Yorumları ve İncelemeleri
En Beğenilen Venedik'te Ölüm sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Venedik'te Ölüm kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nobel Edebiyat Ödülü almış bir kitaptan bahsediyoruz.. Ama ben çok beğenmedim.
Direk böyle bodoslama daldım çünkü gerçekten çok sıkılarak okudum. Huyum kurusun bir kitabı da yarım bırakmayı sevmiyorum o yüzden kendimi zorlayarak kitabı bitirdim.
Aslında bence kitap kötü değil ama hani her kitabın bir zamanı vardır ve bu kitabı sindirerek okumak gerekiyor sanırım. O yüzden bir kaç sene sonra tekrar okuyacağım o zamanki fikirlerimle bugünkü fikirlerim arasında fark olacağından da eminim..
O yüzden okumak istiyorsanız yavaş yavaş sindirerek okumayı deneyin..
Başıma bir şey gelmeyecekse, ben bu kitabı hiç beğenmedim demek istiyorum. Cümleler çok uzun, 100 sayfalık bir kitap için betimlemeler de oldukça uzun tutulmuş. Beğenmediğim kitabı okumayı bırakma iradesini henüz edinememiş olmamdan mütevellit, kendimi okumaya zorladım sanırım. Aslında en büyük sorun karakterlerden hiçbiriyle bir bağ kuramamış olmam. Aschenbach'ın hayat hikayesinde ilgi çekici hiçbir yön bulamadım. Tabii sorun sende değil bende de olabilir Aschenbach ajshhag Ne var ki sayfalar ilerledikçe karakteri çok daha can sıkıcı ve hatta rahatsız edici buldum. Belki de daha geniş bir bakış açısıyla bakmam gerekiyordur ve anlatılmak istenene çok sığ yaklaşmışımdır, bilemiyorum. Sanatçı da değilim zaten ahgsshd Detaylara daha fazla değinmeyeceğim. Yanlış bir zamanda okuduğum bir kitap da olabilir ancak ileride bir daha elime alacağımı hiç sanmıyorum. İnşallah okuyacak olanların hevesini kaçırmaz bu yazdıklarım, amin.
#neokudum
#kitapyorumu
#venedikteölüm
Yazarın en çok bilinen eseri olan bu kitabı yine bir yerlerden duydum ve okumaya başladım. Oldukça derin gözlemler ve detaylı betimlemelerle başlayan kitap ilk sayfalarda okunuş açısından sizi biraz zorlasa da sayfalar ilerledikçe hikayenin içerisine giriyorsunuz. Kitapta ünlü bir yazarın tatil için gittiği Venedik’te karşılaştığı bir çocuk üzerinden yaşadığı sanatsal bunalım ve içerisinde bulunduğu çıkmazlar çok güzel bir şekilde anlatılmış.
104 syf.
5/10 puan verdi
Zaten ince bir kitap olduğu için kısa sürede okunabileceğini söyleyebilirim fakat bu okunmasının biraz ağır olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Kitabın karakterinin ruh halinin yansıtımı genel olarak beni etkiledi fakat uzun betimlemelerin ve bazen karakterin ruh halinin fazlaca anlatıldığı kısımların okumamı zorlaştırdığını söyleyebilirim. Pedofilinin "güzele olan sanatsal hayranlık" kisvesi altında gösterilmesini rahatsız edici buldum. Fakat farklı bir bakış açısı görmek istiyorsanız okunabilir.
Kitap tam olarak bıçak sırtı. İki açıdan değerlendirmek gerek. Birincisi edebî anlamda ki çok iyi ve akıcı. Bir solukta okunuyor. Çok az , hatta tek bir kahramanı var bile diyebiliriz. İkincisi ise etik anlamda değerlendirmek gerek. Burda devreye ergen bir çocuğa duyulan sevgi yada aşırı beğeni devreye giriyor. Bunu pedofili olarak bile algılayabilirsiniz.
Yaratma sıkıntısı çeken soylu bir sanatcı tatil için gittiği Venedik'deki bir otelde genç bir erkek görür ve çok beğenir. Kitabın sıkıntısı bu beğeninin sınırı. Gerisi size kalmış.
Thomas Mann Venedik’te Ölüm adlı eserini 1911 de 36 yaşında kaleme alır ve 1912 yılında önce edebiyat dergisinde yayınlanır .Birkaç ay sonra ise kitap olarak basılır. Yazar, mektup arkadaşı ve dostu besteci Gustav Mahler ‘in 1911 de ölümüyle derinden sarsılır ve eserindeki ana karaktere Gustav von Aschenbach adını verir. Ana karakter ile dostunun da sonu aynıdır. Kitap beş bölümden oluşur aynı Aristoteles tiyatrosunda olduğu gibi. Bunlar; başlangıç, yükseliş, doruk noktası, çöküşe geçiş ve son. İlk bölüm sanatçının yaratma sancısı içindeki yürüyüşü esnasında göz göze geldiği bir yabancıdan sonra seyahat etme duygusuyla başlar. İkinci bölüm Aschenbach’ın çocukluğu,gençliği ve sanatçı kişiliğini ,üçüncü bölüm Venedik’e yolculuğunu, dördüncü bölüm Aschenbach’ın değişimini Polonyalı genç Tadzio’a aşkını ve son bölüm sanatçının son günlerini ve şehirdeki değişimi ve nedenini ele alır.
Yazar bir Goethe hayranıdır ve aslında kitaba konusu Goethe olan bir eser vermek amacıyla başlasa da sonra bu haline evrilir. Kitapta Antik Yunan Tanrıları da kurguya eşlik ederek konuyu derinleştirir ve bize anahtarlar verir.
Zevkle kısa sürede okuduğum kitap akıcı dili ve uslubuyla ayırdığınız zamana değecek diye düşünüyorum.