450 sayfa boyunca bitirmemeye çalıştım,kitap beni hiç acımadan bitirirken..Nasıl anlatabilirim derken Nazan Bekiroğlu yetişiyor ve diyor ki: “ Elimde hiçbir kapıya uymaz anahtarlar,şimdi size aşka,hayata ve ölüme dair yerli yersiz cümleler söyleyeceğim.” Lirik bir dili var Nazan Bekiroğlu’nun. Hayatında bir kenarlara iliştirdiği,not ettiği cümleleri bizimle paylaşıyor. Bir nevi de gizemli bir yolculuğa çıkarıyor. Neden mi yazı sorusu soruluyor ve yine o muazzam yanıtlardan birini alıyoruz: “ Kan damara, nabız bileğe,ruh bedene,fikir zihne,his kalbe,ben geceye; demek istediğim şu ki içim içime sığmadığında. Yazı. Kalbin infilâkı var. Çıldırmamak için tahliye!”
Hepimiz,hiç şaşmaksızın yaralarımızdan tanınıyoruz.
Kitap,bir kurgu üzerine anlatılmadığı için ağır ilerlediğini hissedebilirsiniz ama unutmayın ki tadına vara vara okuyorsunuz. Aşkın hallerini bize derin derin anlatırken tam yerinden çok güzel örneklerle de buluşturuyor. İsimle adı konulan aşk,ismi unutma çabasıyla yok oluyor ne yazık ki. Sevgi biter mi? Okumanızı tavsiye ederim ama eğer Nazan Bekiroğlu’nun diğer kitaplarını özümseyip de okursanız sizin için daha keyifli bir yolculuk olabilir.
İyi okumalar!