Ertesi gün, oğlunu ve karısını yanına alan Seyit, sabahın erken saatlerinde yola çıkar. Çocuğunu çok iyi giydirir. Onu korur. Fakat karısına, çıkmadan önce banyo yaptırır. Uzun bir zamandır, ki bu sekiz aydır, hareketsiz kalan, bir ahırda elleri ve ayakları bağlı kalan, iyi beslenmemiş bir kadının, bu karda, bu zorluklarda kasabaya kadar varamayacağını çok iyi bilmektedir Seyit. Hesabını bunun üzerine kurmuştur. Karısını sinsice donduracak ve ölümünden cezai bir sorumluluk yüklenmeyecektir.
Ölüme razı olan ve ölümü bekleyen bir insanı öldürmek hiç de doyurucu değildir. Hayata bağlanmışken, yaşama umutlarıyla yeniden dolarken öldürmek daha doyurucudur.