'Evren bir nesneler toplamı değildir, bir olaylar toplamıdır.
Nesneler ve olaylar arasındaki fark, nesnelerin zaman içinde kalıcı olmasıdır. Olayların süresi sınırlıdır. Tipik bir 'nesne' örneği taştır; yarın onun nerede olacağını merak edebiliriz. Oysa bir öpücük bir 'olay'dır. Öpücüğün yarın nereye gideceğini merak etmenin bir anlamı yoktur. Doğa taş ağlarından değil, öpücük ağlarından oluşur.'
s:75
Evren birbirleriyle ilişkide olan bakış açılarının bir toplamıdır; 'evrenin dışardan görünüşü' ifadesi mantıklı değildir çünkü evrenin 'dışı' diye bir şey yoktur.
s: 91
'Belki de zamanın akışı evrenin bir özelliği değildir; yıldızların dönmesi gibi ait olduğumuz evren köşesinin özel bir bakış açısıdır.'
s:109
Zamana yönelik derin duyusal tutumumuz, akıl ve mantıktan çok felsefe katedralleri inşa etmeye katkıda bulunmuştur.
s:141
...
Zaman, bizim şu tumturaklı kontesimiz. Ne içerde, ne dışarda, ne hızlı, ne yavaş...İnsanın ölümcül düşmanı; onu bozunmaya ve ölüme sürükleyen. Akıp gider mi? Biz mi öyle zannederiz? Fizik ne der? Peki, ya beyin ne der?
Buraya kadar okuyan sevgili okur, kitap çok fazla bilgi ve düşünce barındırıyor. Tam senin için! Keyifle oku.