Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Zanaatkar Gönderileri

Zanaatkar kitaplarını, Zanaatkar sözleri ve alıntılarını, Zanaatkar yazarlarını, Zanaatkar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Ayna-alet”
Dil, insan bedeninin fiziksel hareketleri için uygun bir “ayna-alet” değildir.
Sayfa 126 - Ayrıntı Yayınları. 3. Basım. 2019. Çeviren: Melih Pekdemir.
Leviathan
Pek çok insan, pek çok köy, pek çok şehir, pek çok ÜLKE bazen tek bir tiranın yönetiminden ıstırap çeker; oysa bu tiranın, onların kendisine verdiği güçten başka gücü yoktur ve bu tiran, onlar kendisiyle çatışmak yerine katlanmayı tercih ettiği sürece onlara hüçbir zarar vermez… işte bu yüzden, kendi köleliklerine izin veren daha doğrusu bunu davet eden de bu ünsanların bizzat kendisidir.
Sayfa 107 - Ayrıntı Yayınları. 3. Basım. 2019. Çeviren: Melih Pekdemir.
Reklam
Ellerini kendinden çek! Dokunduğunda harabeye çeviriyorsun!
Sayfa 97 - Ayrıntı Yayınları. 3. Basım. 2019. Çeviren: Melih Pekdemir.
Her insanın hayatı, yazarın hikayesinin nasıl sona ereceğini bilmediği bir anlatıdır.
Sayfa 97 - Ayrıntı Yayınları. 3. Basım. 2019. Çeviren: Melih Pekdemir.
Güzel soru!
Özgünlük aynı zamanda toplumsal bir etikettir ve özgün olanlar diğer insanlarla özgül bağlar oluştururlar… Özgünlüğe karar vermek için uygun olan kimdir? İmalatçı mı, tüketici mi?
Sayfa 91 - Ayrıntı Yayınları. 3. Basım. 2019. Çeviren: Melih Pekdemir.
Zanaatkar kendi topluluğunun dışına dönüktür, sanatçı ise kendi içine dönüktür.
Sayfa 89 - Ayrıntı Yayınları. 3. Basım. 2019. Çeviren: Melih Pekdemir.
Reklam
İyi bir öğretmen tatmin edici bir açıklama sunar; büyük bir öğretmen ise huzursuzluk yaratır, rahatsızlık verir ve tartışmaya davet eder.
Sayfa 18 - Ayrıntı Yayınları. 3. Basım. 2019. Çeviren: Melih Pekdemir.
İnsan eliyle yapılan şeyler üzerinde yükselen kültür, sürekli olarak kendine zarar vermeyi göze alır.
Sayfa 12 - Ayrıntı Yayınları. 3. Basım. 2019. Çeviren: Melih Pekdemir.
On sekizinci yüzyılda kâğıt hamuru yapma işi pis ve berbat kokulu bir işti: kullanılan çaputlar çoklukla ceset­lerden soyulurdu, ardından elyaflarına ayrılması için da­ha fazla çürüsün diye iki ay kadar fıçılarda bekletilirdi.
Sapere aude! [Bil­meye cesaret et!] Kendi kavrayışını kullanma konusunda cesur ol!* İşte aydınlanmanın sloganı budur.
Reklam
Batı yüksek kültüründe, bütün sanatlarda, aşağılan­mış ve yanlış anlaşılmış sanatçılar derin bir iz bırakmış­lardır.
Fordizm. ilk kez Adam Smith’in on sekizinci yüzyılda The Wealth o f Nations [Ulusların Zenginliği]' kitabında or­taya koyduğu nedenlerden ötürü, özel sanayide kötü bir üne sahipti. İş bölümü, bütünlükler yerine parçalar üzeri­ne odaklanır; Smith, tüccarların sahip olduğu canlılık ile işçilerin her gün her saat fabrikalarda aynı küçük şeyleri yaptıkları için gerileyen zekâlarını kıyaslar.
Doğuştan gelme, eğitilmemiş beceriler konusundaki is­tekler karşısında kuşkulu olmalıyız. “Şayet zamanım olsa ya da şöyle kendimi bir toparlasam iyi bir roman yazabili­rim” şeklindeki sözler, genellikle narsist fantezilerdir. Ter­sine, bir eylemin üzerinden tekrar tekrar geçmek ise öze­leştiriyi mümkün kılar.
Her iyi zanaatkâr, somut pratikler ve düşünme ara­sında bir diyalog kurar: bu diyalog birbirini besleyen alış­kanlıklara doğru evrilir ve bu alışkanlıklar da sorun çözü­mü ve sorunu bulma arasında bir ritim oluşturur.
"En fazla bilen insanlar en fazla kasvetli olanlardır."
Sayfa 370 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.