Feridun Necdet, çapkın ve yakışıklı tabiri caizse o çiçekten bu çiçeğe gezen bir bey iken bir gün hiç ummadığı bir zamanda kara sevdaya tutulur. Kız kardeşinin sağlığı için Fener burnuna yakın köşkte konaklamaya başladıktan sonra yan köşkteki komşu kızı Meliha’ya platonik aşık olur. Ama şansa bakın ki bu kız, Necdet’in Galatasaray Lisesi’nden en yakın arkadaşı ile izdivaç yapar. Necdet adeta hüsrana uğrar. Gelin görün ki bu evlilik boyunca iki aile de dostluk ortamında görüşmeye devam ederlerken aslında Meliha’nın da Necdet’e karşı boş olmadığı ortaya çıkar. Ama bu öyle masum bir sevgi değildir. Meliha zamanla saplantılı derecesinde Necdet’e musallat olur. Ne yazık ki karakterimiz Necdet de sinirleri çok zayıf, duygusal bir kişi olduğundan Meliha’yı ne yapsa kendinden uzaklaştıramaz. Bu kara sevdanın sonu da maalesef mutlu son getirmez. Biz bu aşkın getirdiği mutsuz neticeleri, Necdet’in arkadaşına yazdığı uzun mektuptan okuyoruz.
•••
Saffet Nezihi’yi ilk kez okuyorum. 1890’lar, İstanbul’un en güzel yılları, o dönemin Fener’i, Kalamış’ı, Adalar’ı… Güzel bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Hikaye gayet akıcı ve hiç sıkmıyor. Yazar karakterlerdeki duyguları çok güzel aktarmış. Gerçekten okurken Necdet’in durumuna ve çaresizliğine üzülüyorsunuz.
•••
1890’lar, İstanbul’un en güzel yılları, o dönemin Fener’i, Kalamış’ı, Adalar’ı… Güzel bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Benim gibi dönem kitaplarından hoşlanıyorsanız okumaya pişman olmazsınız. Herkese keyifli okumalar #saffetnezihi #zavallınecdet