Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
Şiddet yalnız bir başkasını öldürmek değildir. Sivri bir söz söylememiz, birini geçiştirmek için bir el hareketi yapmamız, korku yüzünden itaat etmemiz de şiddettir. Yani şiddet, Tanrı, toplum ya da ülke adına yapılan organize katliamdan ibaret değildir. Şiddet çok daha zor anlaşılır, çok daha derin birşeydir, biz de şiddetin en derinlerine inmeye çalışıyoruz. Kendinizi Hintli, Müslüman, Hıristiyan, Avrupalı ya da başka bir şey olarak adlandırdığınızda şiddet uygulamış olursunuz. Bunun neden şiddet uygulamak olduğunu görebiliyor musunuz? Çünkü kendinizi insanlığın geri kalanından ayırmış oluyorsunuz da ondan. Kendinizi inanç, milliyet veya geleneğe göre diğerlerinden ayırdığınız zaman bu şiddet doğurur. Onun için şiddeti anlamaya çalışan bir kişi hiçbir ülkeye, hiçbir dine, hiçbir partiye, ya da taraflı sisteme ait değildir; insan bütünüyle anlamakla meşguldür.
"Bir şeyin gerçek olması pek o kadar önemli değildir; fakat gerçek olarak algılanması çok önemlidir."
Reklam
Bir olayla ya da kişiyle karşılaşıldığında, beklentiler o olay ya da kişinin algılanışını etkiler.
Sözcükler ve içerik ne kadar genişlerse genişlesin bizim çevreyi algılamamızın niteliği değişmiyor.
Sayfa 8 - sözlük.Kitabı okuyor
"Algıda seçicilik, farkındalığın farkındalığı."
...korku, kaygı ve mutsuzluğun kesinlikle istenmeyen ve işe yaramayan zihin durumları olmadığını söyler. Aslında psikolojik büyüme için gerekli olan ıstırabın temsilcileridir. Bu ıstırabı inkâr etmek potansiyelimizi inkâr etmek anlamına gelir. Nasıl ki insan fiziksel acı çekerek daha kuvvetli kemiklere ve kaslara sahip olursa, duygusal acı çekerek de duygusal dayanıklılığa, daha güçlü bir kendilik duygusuna, daha fazla şefkate ve genel anlamda daha mutlu bir hayata sahip olur
Reklam
Yine de hepimiz bu sözü duymuşuzdur. Çok tekrarlanır, ironik olarak da, özellikle yaklaşık yedi biradan sonra. Kulağa gerçekten akıllıca gelen, ama üzerinde hiç düşünmemiş olsanız da aslında temelde bildiğiniz bir şeyi söyleyen kusursuz cümlelerden biridir. “Büyük güç büyük sorumluluklar getirir.” Doğru. Ama bu sözün daha iyi bir çeşitlemesi var, gerçekten derin bir çeşitleme. Tek yapmanız gereken sözlerin yerini değiştirmek: “Büyük sorumluluklar büyük güç getirir.” Hayatımızda sorumluluk almayı kabul ettikçe daha fazla güç sahibi oluruz. Problemlerimizin sorumluluğunu kabul etmek onları çözmeye doğru atılan ilk adımdır.
Hayatınızın büyük bir kısmı sıkılarak geçecek ve kayda değer bir şey olmayacak, ama bunda bir sorun yoktur.
Bu kendine hak görme iki şekilde ortaya çıkar: 1. Ben muhteşemim, siz diğerleri hepiniz berbatsınız, demek ki ben özel davranılmayı hak ediyorum. 2. Ben berbatım ve siz diğerleri muhteşemsiniz, demek ki ben özel davranılmayı hak ediyorum. Dıştan bakınca zıt zihin durumları, ama içte aynı bencil, yapışkan çekirdek. Aslında bu kişilerin genellikle bu ikisinin arasında salındıklarını görürsünüz. Haftanın hangi gününde olduklarına ya da o sıradaki bağımlılıklarının türüne bağlı olarak ya onlar dünyanın tepesindedirler ya da dünya onların tepesindedir.
Bir şey konusunda kendimizi iyi hissetmemiz onun iyi olduğu anlamına gelmez. Aynı şekilde bir şeyin bize kendimizi kötü hissettirmesi de onun kötü olması demek değildir. Duygular sadece işaretlerdir, nörobiyolojimi-zin bize önermeleridir, emir değillerdir. Bu nedenle her zaman duygularımıza güvenemeyiz. Bana kalırsa onları sorgulama alışkanlığı geliştirmeliyiz.
Reklam
Daha pozitif bir deneyimi arzu etmenin kendisi negatif bir deneyimdir. Ve paradoksal olarak, insanın negatif deneyimini kabul etmesinin kendisi pozitif bir deneyimdir.
"Yapay bir algı olan fotoğraflar, esas algı olan görmenin önüne geçmişlerdir."
"Bir nesneyi algılamanın bedeli Yitirmektir o nesneyi Kazançtır kendi içinde algı Ödenen bedelin karşılığı Mutlak nesne hiçtir Algı onu güzelleştirir Sonra da o ana dek varolan Bir kusursuzluğu eleştirir."
Nesnelerin ya da Olayların Algılanması
Oysa biz, karmaşık olan bir çıkarım yapma eyleminden kendimizi alıkoymak için ileri düzeyde bir eğitime ihtiyaç duymayız.
Sayfa 30 - FOLKitabı okudu
"Olacaklar zaten olmuştur. Ne algıladığınız size bağlıdır."
89 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.