Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Auschwitz Toplama Kampı

Profil
'Müslüman' tabiriyle neyi söz konusu ettiğimizi biliyor musunuz? Perişan, kendini bırakmış, hasta, bir deri bir kemik görünen ve fiziksel olarak daha fazla çalışamayan... işte böyle birisine 'Müslüman' deriz. Er ya da geç, genellikle kısa bir süre içinde, her 'Müslüman' gaz odasını boylar.
Sayfa 34 - Okuyan Us
Bir süredir orada bulunan tutsaklara, meslektaşım ve arkadaşım P'nin nereye gönderilmiş olabileceğini sordum. "Sol tarafa mı gönderildi?" "Evet," diye cevap verdim. "O zaman onu orada görebilirsin," dedi birisi. "Nerede?" Bir el, Polonya'nın gri gökyüzüne alev saçan, bir kaç yüz metre ötedeki bir bacayı gösterdi. Bacadan uğursuz bir duman bulutu yükseliyordu. "İşte arkadaşın orada, cennete yükseliyor," diye cevap verdi birisi.
Sayfa 27 - Okuyan Us
Reklam
"Bana kolundaki numarayı anlat." "O bizim Auschwitz’e girişimizin işaretiydi. Eşyalarımın olduğu küçük çantayı aldılar. Giysilerimi aldılar. Gençliğimi, kimliğimi aldılar ve sonra adımı da alıp bana bir numara verdiler."
Sayfa 249Kitabı okudu
"Auschwitz’e hoş geldiniz." Evinden zorla koparılıp hayvan muamelesi görerek getirildiği ve şimdi etrafının ağır silahlı SS subaylarıyla çevrili olduğu bu yerde 'hoş geldiniz' ile karşılanıyordu. Hoş geldiniz!
166 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
İnsanın hayatta kalma arzusu
Merhabalar, Henüz yeni bitirdiğim ve toplam 9 gün içinde okuduğum bu şaheser hakkında sizlerle birkaç şey paylaşmak isterim. Aslında kitabımız gerçekten ince ve sürükleyici bir kitap. Özellikle doktorun kampta geçen hayat hikayesini anlattığı kısımlar çok akıcı ve elinizden bırakmak istemiyorsunuz. Daha sonra yazarımızın kendi düşüncesinden doğan logoterapi hakkında kısa bir bilgi ediniyoruz. Öncelikle değinmek isterim ki yazarımız hayatının uzun bir dönemini toplama kamplarında geçirmiş, bir kısmında sadece tutuklu olmuş, bir kısmında da aynı zamanda doktorluk mesleğini icra etmiştir. Bunlara ek olarak felsefe alanında profesördür. Anlattığı hayat hikayesinde bence en çarpıcı olan kısım aslında insanın yaşamak için bir sebebi olduğu sürece ne kadar kötü koşullarda hayatta kalmaya çalışırsa çalışsın bir şekilde bunu devam ettirebildiği ve kendini mutlu edecek bir şeyler bulabildiği gerçeğiydi. Aynı zamanda bence bu kitabı diğer benzerlerinden ayıran şeylerden birisi oradaki gardiyanların psikolojik durumundan da bahsedilmiş olmasıdır. İnsanın zamanla şiddete ve kötü olaylara duyarsızlaşması, özgürlüğü ilk tattığında zorbalığa uğrayandan zorba konumuna geçmeyi özgürlük olarak yorumlaması gibi konuları da ele almasıdır. Hem tarih sahnesinde yaşanmış en kötü katliamlardan birinin gerçek yüzünü gösterirken hem de bir psikoloji uzmanı olarak yapılan objektif yorumlar beni çok etkiledi. Kesinlikle tavsiye ederim.
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,2bin okunma
Belki de delilik ettim. Hiç değilse hayatımda bir kere. Beni anlayabilecek misin bilmiyorum: Auschwitz'den dönme şansına kavuşabilmek ve sonra sanki hiçbir şey olmamış gibi yaşayabilmek...
Sayfa 318 - Profil Kitap & III Ömrümüzün ÖlçüsüKitabı okudu
Reklam
Mutluluğun ipeksi suyu, yapışkan bir çamura, pis bir kar suyuna, iğrenç bir bataklığa dönüşüyordu.
Sayfa 303 - Profil Kitap & III. Ömrümüzün ÖlçüsüKitabı okudu
Bilemezsiniz, ne acı vericiydi, bataklığın ve zayıflığın örttüğü, artık hiçbir şey hatırlatmayan sözlerle şarkı söyleyen o kısık sesler. Ölüler şarkı söylemez.
Sayfa 196 - Profil Kitap & II Keşke Hiç ÖğrenmeseydikKitabı okudu
Siz anlayamazsınız siz hiç dinlememiş olanlar yüreğinin çarpmasını ölüme giden kişinin
Sayfa 152 - Profil Kitap & II Keşke Hiç ÖğrenmeseydikKitabı okudu
Benim mayıs sevgilim diyordum ona çocuk olduğu günlerin öylesine mutlu bırakıyordum onu kimse görmezken olsun diye Benim mayıs ayı sevgilim aralık ayında bile çocukça ve şefkat dolu birbirimize sarılmış yürürken orman henüz çocukluğumuzun ormanıyken ayrılık anılarımız yokken henüz parmaklarımı öperdi üşürdü parmaklarım mayıs ayı sevgililerinin söylediği sözleri söylerdi bir tek ben duyardım
Sayfa 149 - Profil Kitap & II Keşke Hiç ÖğrenmeseydikKitabı okudu
Reklam
Ölenlerin son sözlerini ailelerine aktaracak olanların, yani hayatta kalanların işlerini güçleştirdiklerini bilmiyorlardı. Aileler önemli sözler bekliyorlardı. Onları üzmek olmazdı. Son sözler destesine yakışmazdı bayağı kelimeler.
Sayfa 130 - Profil Kitap & I Hiçbirimiz Geri DönmeyeceğizKitabı okudu
İnsanlığımı Yitirirken...
Bir ceset. Sol gözünü fareler yemiş. Öbür gözü açık, kirpikleri yerli yerinde. Bakmayı deneyin. Deneyin de görün.
Sayfa 103 - Profil Kitap & I Hiçbirimiz Geri DönmeyeceğizKitabı okudu
Korku bir şimsekten bile kısa sürüyor ama yetiyor, varlığı bile bilinmeyen bir mutluluğa dokunmaya.
Sayfa 81 - Profil Kitap & I Hiçbirimiz Geri DönmeyeceğizKitabı okudu
Bir gölge kayarak çıkıyor karanlığın içinden, yerde kayıyor balçığın içinde ve mağaranın kapısına doğru koşuyor ve bu gölge başka gölgeleri uyandırıyor, onlar da kayıyorlar ve koşuyorlar ve güçlükle buluyorlar yollarını karanlıkta, yokluyorlar, duraksıyorlar, birbirlerine çarpıyorlar ve anlamsız sözler söylüyorlar.
Sayfa 70 - Profil Kitap & I. Hiçbirimiz Geri DönmeyeceğizKitabı okudu
Eğer pabuçları çalındığı için çıplak ayak yürüyen birinin arkasına düştüyseniz, buzda ve çamurda, karda çıplak ayak yürüyen, işkence çeken ve görmek istemediğiniz ve çarpmaktan korktuğunuz zavallı ayakların arkasındaysanız, sizi bayıltacak kadar içinize işler o ayaklar.
Sayfa 58 - Profil Kitap & I Hiçbirimiz Geri DönmeyeceğizKitabı okudu
17 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.