Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Masum insan
(Thoreau'nun) söylediği:"tutsaklığın korunduğu ve hükümetçe himaye edildiği bir memlekette ,namuslu bir vatandaşa düşen yer hapishanedir" sözünü hatırlıyordu.
Sayfa 348 - Kum saati yayınları dünya klasikleriKitabı okudu
"Bir krallık ancak en fakir insanı kadar iyidir,"
Sayfa 295 - Olimpos yarınları/ NyfainKitabı okudu
Reklam
YÖNETİM
Ne zaman ki halkta hareket etme gücü toplanır ve doğar, halkın kendisi ilerlemeye çabalar. Kendisi hareket eder ve önünde dalgalar oluşur. Hislerini ve isteklerini aktarabilecek bir lideri kendi içlerinden seçer.
YÖNETİM
Kendi milletinin birer ürünüdürler. Halk nasılsa onlar da öyledir. Her halk hak ettiği şekilde yönetilir.
Devletler otoritelerini koruyabildikleri yerlerde otoritelerini sınırsız, hayatta kalma gereksinimiyle gerekçelendirilmiş sayarlar; devletlerin çözüldüğü yerlerse civar güçlerin çekişme meydanı olur ve bu çatışmalarda otorite genellikle, insan iyiliğine ya da saygınlığına aldırılmaksızın elde edilir.
Devletler bir bütün halinde yönetilemediklerinde, uluslararası ya da bölgesel düzen çözülmeye başlar.
Reklam
Adalet
Parası, gücü, arkasında sağlam kişiler olan suçluların cezalandırılmadığı bir coğrafyada hangi adaletten bahsedebiliriz ki?
Devletlerin çöküş sebepleri her zaman ahlaki çöküşle başlar. Güce zenginliğe kapılan yöneticiler yozlaştıkça devlet yozlaşır, yozlaşma büyüdükçe de çöküş başlar. Kişilerin ahlaki faziletlerini yitirmeleri böylelikle büyük bir felakete yol açar.
Bir ülkenin pazarlık gücü, sahip olduğunu gördüğü seçeneklere dayanır.
Entelektüeller uluslararası sistemlerin çalışmasını analiz ederler; devlet adamları ise, bu sistemleri kuran kişilerdir. Bir analistin bakış açısı ile bir devlet adamının bakış açısı arasında büyük farklılık vardır. Analist hangi sorunu inceleyeceğini kendisi seçebilir; devlet adamı ise sorunları önünde bulur. Analist açık bir sonuca varmak için ne kadar zaman gerekiyorsa o kadar zaman kullanabilir; devlet adamı için asıl sorun zamanın darlığıdır. Analist üzerine risk almaz. Vardığı sonuçlar yanlış çıkarsa, başka bir inceleme yazabilir. Devlet adamı ise, bir tek tahmin yapma hakkına sahiptir; yaptığı yanlışlardan geri dönüş yoktur. Analistin elinde bütün bilgiler vardır ve bunlar analistin entelektüel gücüne göre değerlendirilir. Devlet adamı ise, doğruluğu henüz kanıtlanmamış tahminlere göre karar verir; kaçınılmaz değişimi ne derece akıllıca yönlendirdiğine ve her şeyden önce barışı ne kadar iyi koruduğuna göre tarih tarafından değerlendirilir. İşte bu yüzden devlet adamlarının dünya düzeni sorunu ile ne kadar başarılı veya başarısız bir şekilde ilgilendiklerini araştırmak, çağdaş diplomasiyi anlamanın sonu değil, belki de başlangıcıdır
83 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.