Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Değerlerden yoksunluk, anomi, ahlaksızlık, köksüzlük, boşluk, umutsuzluk ve inanılacak, uğruna adanılacak şeylerin eksikliği gibi değişik biçimlerde ifade edilmiştir. Günümüzdeki tehlikeli boyutuna gelmesinin nedeni ise geleneksel değer sistemlerinin insanlığa sunmuş oldukları ile başarısızlıklarını kanıtlamış olmalarındandır. (içinde bulunduğumuz durum bunu kanıtlamaktadır.) Dahası, refahın ve zenginliğin, teknolojik gelişimin, yaygın eğitimin, demokratik siyasi biçimlerin hatta en dürüst ve en iyi amaçların barışı, kardeşliği, dinginliği, mutluluğu sağlamaktaki başarısızlığı bizi bütün çıplaklığı ve kaçınılmazlığı ile insanın yüzeysel olanla vakit kaybetmesi nedeniyle bunları engelliyor olması gerçeğine getirmektedir.
Sayfa 53 - Kuraldışı YayınlarıKitabı okudu
Men arefe nefsehû, fekad arefe Rabbehû... Nefsini bilen, Rabbi­ni bilir ... Hadis- i Şerif
Sayfa 345 - KaknüsKitabı okudu
Reklam
19.yy ateist biliminsanı, kendi evini yeniden inşa etmek yerine yakıp yıkmış, yerle bir etmiştir. 19. yy. biliminsanı bütün dini soruları ve bunların yanıtlarını bir kenara itmiştir çünkü böylesi yanıtları, baştan reddetmek zorunda kalmıştır. Yani, bütün dini girişimlere ve gelişmelere sırtını dönmüştür çünkü din, kendisine akılcı yolla kabullenemeyeceği ve görmezden geleceği kanıta dayanmayan bir dizi yanıt sunmuştur.
Sayfa 21 - Kuraldışı YayınlarıKitabı okudu
Son yıllarda birçok insancıl bilim insanı ve sanatçı, tüm geleneksel değerlerin çöküşüne tanık olmuşlardır. Ve bu değerler çöktüğünde, hazırda yerlerine konulacak yenileri yoktu. Bugün, bu nedenle sanatçıların, romancıların, tiyatro sanatçılarının, eleştirmenlerin ve tarihçilerin büyük bir bölümünün, karamsar, umutsuzluk içinde, cesareti kırılmış ve daha az bir bölümünün de nihilist ve sinik bir yaklaşıma sahip olduklarını görüyoruz.
Sayfa 16 - Kuraldışı YayınlarıKitabı okudu
Allah'a kalbinle mi bağlısın ödünle mi?
Bir gün bir arkadaşımın evine gittiğimde TV açıktı ve birtakım bozuk sesler geliyordu. Kızım bu ne gürültü kapatsana şunu dediğimde şöyle bir diyalog geçti: - Bir şeyler acaçaktım bu çıkınca değiştiremedim. - Niye değiştirmiyorsun ? - Duymuyor musun Kur'an okuyorlar. - ..? Sonra farkettik ki bir Arap kanalında hikaye-şiir tarzı seyler
450 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Psikiyatrist Mustafa Merter "Benötesi Psikolojisi"
Her ne kadar Din, Psikoloji ve Felsefe ilgilendiğim temel konular olsa da, bu alanlardaki kitaplar hakkında sağlam bir inceleme yapacak kadar kendimi bilgili ve yetkin görmüyorum. Ancak bir okur olarak bu kitabı çok beğendiğimi söyleyebilirim. Bilim, Medeniyet, Din, Tasavvuf ve Psikoloji'ye ilgi duyunlarla beraber, aşağıda sıraladığım
Dokuz Yüz Katlı İnsan
Dokuz Yüz Katlı İnsanMustafa Merter · Kaknüs Yayınları · 2007920 okunma
Reklam
Şimdiye kadar, insan doğası hakkında en etkili olan iki kapsamlı kuram vardır. Freud’cu kuram ve deneyci-pozitivist-davranışçı kuram. Ne var ki son birkaç yılda bu değişik gruplar, insan doğasını daha kapsamlı ele alan ve Üçüncü Güç diye adlandırılabilecek bir üçüncü kuram etrafında hızla birleşmeye başlamışlardır. Çağdaş psikolojide Üçüncü Güç olarak varolan kuram ve sistemler; sevgi, yaratıcılık, benlik, gelişim, organizma, temel gereksinim ve hazlar, kendini gerçekleştirme, yüksek değerler, öz, varoluş, oluşum, kendiliğindenlik, oyun, nükte, doğallık, sıcaklık, sevecenlik, egonun aşılması, nesnellik, özerklik, sorumluluk, anlam, aşkınbilinç deneyimleri, doruk deneyimler, cesaret ve bunlarla ilgili kavramlar ile ilgilenmektedir.
Sayfa 47 - Kuraldışı YayınlarıKitabı okudu
Dindar liberaller hemen hemen tüm çabalarını bireysel bilimlere değil, kişisel olmayan dünyasal bilgilere dayandırmakta, Freud, Jung ve Adler sanki hiç yaşamamış gibi, akılcı bilgiyi vurgulamakta ve akılcı olmayan her şeyi reddetmektedirler. Yani, kişinin kendisine bile bilinmeyen olan, içgörüye karşı direnç, savunma mekanizmaları, davranışı belirleyen tepiler, bastırmalar ve akıldışı bilinçaltı hakkında hiçbir şey bilmemektedirler.
Sayfa 32 - Kuraldışı YayınlarıKitabı okudu
Dostoyevski, Nietzsche ve diğerlerinin çok açıkça görmüş olduğu ‘‘Eğer tanrı öldüyse, o zaman her şeye izin vardır ve her şey olasıdır’’ Eğer ‘manevi’ olan için geçerli olacak tek yasa doğaüstücü bir yasa ise, o zaman böylesi bir yasayı göz ardı etmek ve yok saymak diğer bütün yüksek değerleri de yok saymak anlamına gelecektir. Doğalcı yaklaşıma sahip olan, özellikle son on yıllar için geçerli olmuş bu görüş ve pozitivist bilim, ahlak ve değerler için yetersiz bir kaynak olduğunu kanıtlamıştır.
Sayfa 30 - Kuraldışı YayınlarıKitabı okudu
Günaydın... “Ego kendi içine bakabilseydi, kendi hakiki doğasının kendinden daha derin olduğunu görebilecekti, özelliklerini ve bilincini bireysel kişiliğin ötesindeki bir kaynaktan aldığını fark edebilecekti”
Alan Watts
Alan Watts
youtu.be/jfIGZEa0hQw
452 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.