İki dünya savaşının ruhunu tüm çıplaklığıyla yansıtan bir yazardır Remarque. Garp Cephesi ile başlayan savaş serüveninin ikinci ve son halkası olan Cennetteki Gölgeler, diğer romanların kazası niteliğinde olan unsurları kapsar. Korku, sığınış, intikam ve insan ruhunun dinamizmini oluşturan birçok yıkımı içerir. Nazi Almanya'sından Amerika’ya
40’lı yıllarda cereyan eden Nazi zulmü, Yahudi olan Anne Frank ve ailesinin de tasfiyesini gerektirir. 1942 yılında Hollanda’ya yerleşen aile, iki yıl boyunca gizli bölme kampında dehşetin ve korkunun doruklara ulaştığı bir zamanda, savaşın yüzlerine güleceği tek haberi beklerler: Irkçılığın, vahşetin, ölümlerin, diktatörlüğün, nazizmin son
Bu sıcakta her yere yürüyerek gitmek zorundayım. Bir tramvayın ne kadar iyi bir şey olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum. Ancak biz Yahudilerin artık bu nimetten faydalanmasına izin yok. İki ayağımız bize yetermiş.
Hiçbir şeyime, gerçekten de hiçbir şeyime değer vermiyorlar; görünüşüm, karakterim, davranışlarım parça parça, baştan sona, sondan başa yargılanıyor ve ortalığa yayılıyor. Birilerine göre sert sözleri ve bana yönelik bağırış çağırışları kabullenip oturmalıymışım. Bunu yapamam! Bütün bu hakaretleri karşılıksız bırakmayı düşünmüyorum, Anne Frank'in saf bir çocuk olmadığını onlara göstereceğim. Benim yetişme biçimime bakmak yerine önce kendilerininkine bakmaları gerektiğini onlara açıkça gösterdiğimde hayretler içerisinde kalacaklar ve o koca çenelerini kapatacaklar.