i̇
İslâm Tarihi
Muaviye ve oğlu Yezid zalimlikleriyle tarih yazmışlardır, bu yüzden İslam Devleti'nin temellerindeki katkıları hep görmezden gelinmiştir.
Sayfa 92Kitabı okudu
İslam Tarihi’nde Müslüman olmaları beni çok mutlu eden bazı isimler vardır. Bunların başında da Halid b. Velid (radıyallâhu anh) gelir.
12 yaşımdan beri siyere, İslam Tarihi’ne ilgi duyuyorum. Bu ilgi Çağrı filmini izleyerek başladı, diyebilirim. Bunu sonra okumalar takip etti. En az 10 farklı kaynaktan -ki bazılarını 2’şer defa- siyer okumışumdur. Bu okumalarım esnasında şehâdetlerine en çok üzüldüğüm sahabâler:
-Hz. Hamza (radıyallâhu anh)
-Hz. Mus’ab b. Umeyr (radıyallâhu anh)’den sonra şu anda okuduğum Hz. Zeyd b. Harise (radıyallâhu anh) ve Câ’fer-i Tayyâr (radıyallâhu anh) efendilerimizdir.
Hele ki; Câ’fer-i Tayyâr… Her şeyi beni çok etkiler. Habeşistan’a hicretlerinde Necaşi’yle konuşması, yıllar boyu Habeşistan’da kaldıktan sonra Medine’ye döndüğünde, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve sellem)’in: “Hayber’in fethine mi sevinelim, Câ’fer’in dönüşüne mi?” diye iltifatta bulunması ve döndüğünde iki kaşının ortasından bûs etmesi,i; Câ’fer’in, Hz. Peygamber’in iltifatlarından dolayı semâ etmesi, Mekke’sine varamadan Medine’den de uzakta bütün azâları kesilmiş olarak şehit olması… Allah biliyor ya; Câ’fer-i Tayyâr’a olan sevgim başkadır. Allah bizleri onlarla beraber eylesin.
Mekke’nin Fethi… En hüzünlü ve sürûrlu bölüm. İtilip kakılan, türlü işkencelere revâ görülen ve yurtlarından çıkarılan nice incinmiş gönlün, muzaffer bir Allah eri olarak şehirlerine dönüşlerinin adıdır. Ve ben az sonra o kutlu dönüşü okumaya başlayacağım inşallah.
Salli ale'n-Nebî!
Şam'da denk geldiğim hafif trafik kazalarında, bazı şoförlerin arabalarından bile inmeye gerek duymadan, karşılıklı selamlaşıp yola devam ettiklerine şahit oldum. Taraflardan biri sinirlenecek olursa, etraftan birisi mutlaka "Salli ale'n-Nebî!"2 diyerek duruma müdahale ediyordu zaten. Bir Şamlı için, Hz. Peygamber'e salavat getirmek, gün içinde en çok yapılan işlerden biri olabilir.
Sayfa 254
"Kazâ gelince, gözler kör olur"
Sayfa 500 - Arap darbı meseli
Her ne kadar kendi içinde parçalanmaya uğramış olsa da Şii ve Harici hareketler, fiziken bastırılsalar da halk nezdindeki manevi otoritelerini korumaktaydılar. Bu yüzden birçok düşünür ve aydınlanmış insan kendisini bunlara yakın hissetmiş, mevcut yöneticileriyse İslam'ın fetih döneminden kalan muazzam serveti har vurup harman savuran çıkarcı politikacılar olarak görmüştür.
Sayfa 93Kitabı okudu