Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İstanbul Sözleşmesi

Profil
Bir taraftan namuslu insanları damgalamak üzere “homofobi” tabiri tedavüle sokulurken diğer taraftan eşcinsel evliliklerini “evlilik eşitliği” adı altında ambalajlayarak gündeme getirmek de, cinsel sapıklıkları normalleştirmeye yönelik lisan operasyonları arasında sayılmalıdır. İstanbul Sözleşmesinde bu operasyonların pek çok örneğiyle karşılaşırız. “Aile” kavramını “ev” kelimesiyle değiştirmek, “namus” kavramının önüne “sözde” sıfatını ekleyerek – tıpkı “PKK’nın sözde bölge sorumlusu” der gibi – bu mefhumu etkisiz hale getirmek, mahut sözleşmenin marifetleri arasındadır.
İstanbul Sözleşmesi, yürürlüğe girdikten sonra, belki de bugüne kadar hiçbir yasal belgeye nasip olmamış bir ilgi ve ihtimama mazhar oldu. Devlet, bütün imkânlarını seferber ederek bu belgenin ruhunu toplum hayatının bütün safhalarına hakim hale getirmek için canla başla çalışmaya koyuldu. Adalet Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı baş rolleri paylaştılar. Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortaklaşa finanse edilen ve Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü koordinasyonunda yürütülen ETCEP (Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi) çerçevesinde hazırlanan Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine Duyarlı Okul Standartları Kılavuzunda, "veliler arasında cinsel yönelim açısından hiçbir ayrım yapılmayan bir ortam oluşturmak," yani her türlü cinsel sapıklığı koruma altına almak, ana okulundan başlamak üzere bütün okullara hedef olarak gösterildi." YÖK, "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği" dersinin mecburi veya seçmeli ders olarak okutulmasını sağlama görevini üstlendi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Türk ailesinin kökünü kazımak üzere Avrupa tarafından hazırlanan senaryonun başrolünü kaptı ve bu yazının hacmine sığmayacak kadar çok faaliyetlerin ve organizasyonların altına imzasını attı.
Reklam
Bir ülkede kadın ve çocuklar şiddet görüyor, öldürülüyorsa o ülkenin geleceği de ölüyor demektir.
Rabia

Rabia

@Rovnii
·
21 Temmuz 2022 21:17
her şeyi açıklar nitelikte
Caniler adalete güveniyor.
80 syf.
10/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
Sosyal medyanın lağım çukurundan bir farkı yok. “İstanbul sözleşmesi yaşatır” sloganıyla sağ sola çemkirenlerin savundukları şeyden bir haber olmaları çok üzücü. Bu araştırma yapılırken şu soruyla yola çıkılmış “biz kadına şiddet olaylarını engellemek için toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacak olan İstanbul sözleşmeseni yürürlüğe sokmak istiyoruz. Bu mantığa göre toplumsal cinsiyet eşitliğini en çok sağlayabilen ülkelerde, kadına şiddet olayları en az görülmesi gerekiyor, acaba öyle mi?” Cevap hayır, hatta durum Türkiye’den vahim. Bu ülkelerde aile kurumu tamamen çökmüş ve yok olmak üzere. Bu ülkelerde boşanma oranları 1/2 oranına kadar ilerlemiş, evlilik dışı doğum son yıllarda %500 artmış, intihar oranları, alkol ve madde kullanımı konusunda bu ülkeler zirveye oynuyor. En şaşırtıcı olanı ise kadına şiddet ve tecavüz olaylarında oransal olarak Türkiye bu ülkelerin çok gerisinde. Peki ya aile kurumuna bu kadar zarar veren ve kadına yönelik şiddeti engellemeyen bu politikanın uygulanması için neden bu kadar ısrar ediliyor? Bu politikalar bu sorunların çözümünde etkili olsaydı öncelikle uzun yıllardır bu politikayı en iyi şekilde uygulayan ülkelerde etkili olması gerekmez miydi?
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR (!)
Yazılıp çizilenler TCE politikalarının, başta kadına şiddet olmak üzere kadın ve aileye ilişkin sorunların çözümünde en etkili değişken olduğunu gösteriyordu. Biz bu iddianın doğru olup olmadığını göstermek istedik. Eğer öyleyse yaklaşık 40 yıldır bu politikayı uygulayan ülkelerde kadının ve ailenin durumu çok daha iyi olmalıydı. Sözü edilen sorunların çözümünde kayda değer bir ilerleme görmeliydik. Ancak araştırmanın bulgular bölümünde de görüleceği üzere bu ülkelerin araştırmamıza konu olan 5 değişkenin tamamında da Türkiye’den daha kötü durumda olduğunu gözlemledik. Bu sonuç, TCE politikalarının bu sorunlarının çözümünde etkisiz kaldığını ortaya koyması açısından önemlidir.
İnsan, gerçeği ancak yüreğiyle görebilir. Gözler hiçbir şeyin özünü göremez."
Reklam
http://chng.it/HSCH6RNtgB
İstanbul sözleşmesi hakkındaki karar 1 Temmuz da verilecek. Sözleşmeyi destekleyenler 1 milyona ulaşmak üzere. İmza kampanyasına katılarak destek olabilirsiniz.
Bu Cümleyi Yazabildiklerine İnanamıyorum
"Aile politikaları feminist ideolojilerin insafına bırakılamayacak kadar önemlidir." *Aile Akademisi Derneği'nin "10 Maddede İstanbul Sözleşmesi Neden İptal Edilmelidir?" adlı bröşüründen
27 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.