Matematiksel coğrafya yeryüzünü enlem ve boylam derecelerine dayanarak en doğru şeklide yansıtma bilimidir. Riyazî coğrafya coğrafyacılar tarafından bilinen bir şey ama bugüne kadar Matematik coğrafya tarihi yazılmamıştır, bunu vurgulayarak söylüyorum. İlk defa matematik coğrafya tarihini, ben, kitabımın 10-11-12. ciltlerinde hattâ 13 cildinde yazdım. peki niçin yazılmadı matematik coğrafya tarihi? Sebep şu: "Matematik coğrafyanın % 80'ni Müslümanların işidir. % 20'si ise, Yunan, Hind ve modern Avrupalıların işidir. Bu bilinmediği için kimse yazamadı. Ama çok şükür ben başardım..." Hepimizin bildiği haritalar var. Asya'yı, Avrupa'yı, Afrika'yı gösteren haritalar. Ben coğrafya tarihini araştırmaya başladığımın 10. yılına kadar bu haritaların Avrupalıların eseri olduğuna zannediyordum. Yanıldığımı anladım ve şu neticeye vardım: Bütün bu haritalar Müslümanlar tarafından yapılmış, 12. ve 13. asırdan itibaren Avrupa'ya ulaşmış, yavaş yavaş taklid edilmeye başlanmıştır. Ama Avrupalılarda matematik coğrafya geçmişi olmadığı için yarım yamalak kopya etmişler, değiştirmişler ve zamanla nereden aldıklarını da unutmuşlar. Hattâ Müslümanların Güney Amerika'nın, Brezilya'nın haritasının bir kısmını yaptıkları neticesine vardım. Bunu yazdım ve bütün Dünyaya ısbata çalışıyorum, bu husustaki inancım hâlâ değişmedi, gittikçe de kuvvetlendi. Eserimim 13. cildinde yeni delillerle bir daha tanıttım. Bazı şahıslardan müsbet cevaplar geldi. Bu zaman kadar da kimse reddedemedi...
Yerli sakinlərin evləri yandırılsa da, yurd-yuvaları dağıdılsa da, bu, tarixə iz salmış coğrafi kəşflərdən biri idi. Coğrafi kəşflər elə nailiyyətlərdir ki, onları heç vaxt münaqişəsiz, ölümsüz, dağıntısız, dinc yolla əldə etmək mümkün olmayıb.
Bəli, biz cənnəti tapdıq, sonra isə ona od vurub yandırdıq...
Ecdadın elde kılıç vuruşa vuruşa, at üstünde cihat seferlerine gittiği yerleri, biz her türlü imkanı kullanarak elimiz cebimizde turistik seferlere bitiremiyoruz...