Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
Herkesin yaptığı şeyleri mi yapmalıyım, Löbre?
youtu.be/QUJpGqQly2Q Cyrano de Bergerac ~ İstemem Eksik Olsun Tiradı Ya ne yapmak lâzımmış? Sağlam bir dayı bulup çatmak sırnaşık gibi, Bir ağaç gövdesini tıpkı sarmaşık gibi, Yerden etekleyerek velinimet sanmak mı? Kudretle davranmayıp hileyle tırmanmak mı? İstemem eksik olsun! Herkes gibi, koşarak, Yabanın zenginine methiyeler mi
Reklam
Cyrano De Bergerac
Herkesin yaptığı şeyleri mi yapmalıyım Le Bret? Sonradan görmelere övgüler mi yazmalıyım? Bir bakanın yüzünü güldürmek için biraz şaklabanlık edip, Taklalar mı atmalıyım? İstemem! Eksik olsun! Her sabah kahvaltıda kurbağa mı yemeli? Sabah akşam dolaşıp pabuç mu eskitmeli? Onun bunun önünde hep boyun mu eğmeli? İstemem! Eksik olsun böyle bir şöhret! Eksik olsun!
Olmak yada olmamak
Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu! Düşüncemizin katlanması mı güzel Zalim kaderin yumruklarına, oklarına Yoksa diretip bela denizlerine karşı Dur, yeter demesi mi? Ölmek, uyumak sadece! Düşünün ki uyumakla yalnız Bitebilir bütün acıları yüreğin, Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun. Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü. Çünkü,
#Raman /Tîrat
Estbîyayiş yan zî çînîbîyayiş! Hebûn Yan jî tunebûn To be or not to be Olmak yada olmamak
Reklam
HAMLET Var olmak mı, yok olmak mı, bütün sorun bu! Düşüncemizin katlanması mı güzel, Zalim kaderin yumruklarına, oklarına, Yoksa diretip bela denizlerine karşı Dur, yeter! demesi mi? Ölmek, uyumak sadece! Düşünün ki uyumakla yalnız Bitebilir bütün acıları yüreğin, Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun. Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü! Çünkü o ölüm uykularında, Sıyrıldığımız zaman yaşamak kaygısından, Ne düşler görebilir insan, düşünmeli bunu. Bu düşüncedir uzun yaşamayı cehennem eden.
Sayfa 125Kitabı okudu
"sen de anla artık başka yolu yok bunun. yazıkmış, kılmış, tüymüş hepsi hesap edildi bunların ya, her şeye hazırım diyorum sana. de ki iyilik ediyorsun, de ki sevap işliyorsun, herkesin inandığı bir şey vardır bu a.ına koyduğumun hayatında. benimkisi de sensin, ne yapıyim! geçen gece çocuk hastaydı. ilacı bitmiş, almak için dışarı çıktım. sağa sola saldırıp nöbetçi eczane arıyoruz. birden durup dururken içim cız etti. bi baktım gene aynı karın ağrısı. öyle özlemişim ki seni. dönerken bir meyhane gördüm. bi tek içeri girdiğimi hatırlıyorum, bi de rakıya yumulduğumu. arkasından en az dört cigaralık. sonra gözümü bi açtım, karşıdan karlı dağlar geçiyor. bi daha açtım, başımda bi çocuk; “kalk abi” diyor “kars’a geldik”. otobüsten indim, yürümeye başladım. dedim: “allahım nerdeyim ben, burası neresi?”. sonra güç bela burayı buldum. kapının önünde durup düşündüm. dedim, “bekir, bu kapı ahiret kapısı, burası sırat köprüsü, bu sefer de geçersen bi daha geri dönemezsin.”. “iyi düşün” dedim. düşündüm, düşündüm, ama olmadı, dönemedim. sonra “bak oğlum” dedim kendi kendime. “yolu yok, çekeceksin, isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle. yol belli, eğ başını, uslu uslu yürü şimdi.”