Şimdilik serinin 2 kitabı Türkçeye çevrilmiş diğer kitaplarının çevirilerini heyacanla bekliyoruz! İlk 2 kitaba gelicek olursak birbirinden o kadar farklı düşüncelere neden oldular. İlk kitabın çevirisi rezaletti kitabı o kadar zor okudum ki 2. Kitaba şans vermeden bırakmak istedim fakat yorumlara baktıkça 1.kitabı okuyup bırakmayın 2.kitapta yazarı tanıyoruz dediklerini gördüm ve çok haklılar okuyan herkesin aynı fikirde olduğunu düşünüyorum. Konu çok güzel olmasına rağmen anlatım bozuklukları, direk kelime kelime çeviri yapılıp lap diye konulmuş gibiydi umarım serinin devamını 2. Kitabın çevirmeni yapar. 1. Kitapta bilinmeyen kelimeler bile açıklanmamış karakter hop buradayken hop oraya gidiyor yine de seriyi daha net anlamak için okumak gerekiyor umarım ileride yeniden çevrilir de ağız tadıyla bir daha okuruz.Biraz sabredip 1. Kitabı okuyun sonrasında pişman olmayacaksınız.
Heyecansız, vasatın altında bir vampir hikayesi. Kitap ayrıntılarda boğulan, parlak fikirler barındırmayan bölümlerden oluşuyor. Okuyucusuna söyleyecek sözü yok. Ben beğenmedim.
CarmillaSheridan Le Fanu · İthaki Yayınları · 20193,486 okunma
"Alacakaranlık..Bizim için günün en güvenli saati,” dedi gözlerimdeki soruya cevap verir gibi.”En kolay saatler. Ama aynı zamanda en hüzünlü. Bir günün sonu, gecenin başlangıcı. Karanlığı tahmin etmek ne kadar kolay değil mi?”
Herkesin bildiği bir şeyi tekrar anlatmama gerek yok herhalde konuyu üstün körü de olsa tüm dünya biliyor. Yine dee... Bella, annesinin yanından ayrılıp babasının yanına Forks'a taşınan, 17 yaşında, düz yolda bile gitmeyi beceremeyen, sakar bir kızdır. İlk andan itibaren okulda dikkatleri üzerine çekip Cullen ailesine de dikkatini vermiştir. Edward Cullen , başlarda Bella 'dan çok haz etmese de Bella' ya minibüs çarpacakken malum sahneden sonra aralarındaki ilişki alevlenmiş ve "Aman Tannrım" lık bir hikaye ortaya çıkmıştır.
Şahsen bu alevlenmeden sonra sürekli birbirine soru sormakla geçen kısımlar biraz sıksa da 'ben de bir vampirle tanışsaydım milyon tane soru sorardım' gerçeğini göz önüne alınca durum çekilebilir geliyor. Bella'nın ilk anlardan itibaren Edward'ı tanrısallaştırması hatta ölecek bile olsa onun ne kadar yakışıklı olduğunu vurgulaması falan bana biraz abartı geldi. Olayı çözen Bella, güzelim insansı kokusu yüzünden yine bir felakete sürüklenir ve bakalım 'vampirleşme dönüşümü'nden kurtulacak mı, kurtulsa bile belki kurtulmak istemiyordur? Jacob beyefendiyi bir kaç kısım dışında pek göremedim. Zaten 15 yaşında bir çocuğu film serisinde ilk andan itibaren dev gibi gösterip hemen aşk üçgeni içine koymaları...
Neyse gidip iki günde bitirdiğim birinci kitabın heyecanıyla aynı dozda enerjiyle ikinci kitaba başlayacağım , iyi okumalar...