Ne iyi dosttu Suâd, sadakat gösterseydi
Bana vadettiğini yerine getirseydi
Hiç olmazsa verilen öğüdü dinleseydi
Çekip gitti buradan şimdi uzaklardadır
Neyler ne işler bilmem, belki başı dardadır
Bugün kalbim çok üzgün, gitti
Suâd
yağmur yağıyor, gök bir şeylere kızmış olmalı.
anneme ve babama kızmasından başka seçenek gelmiyor aklıma.
kafamda onlardan başka şüpheli yok.
tabii ablam da olabilir fakat onun yaptıklarını alıştığını sanıyorum
fazla kızmış, ziyanı yok yağmur'u seviyorum.
içimdeki kin bulutlardan akıyor, üşüyorum ve bu hoşuma gidiyor.
buralarda pek yağmur yağmaz, pek üşümeyiz mesela
mart ayı ocak ve şubat ayına göre daha hırçın geçer.
bazen kendimi Mart ayına benzetiyorum.
ilkbahar'ı yansıtması beklenirken o kızar, o sinirlenir, yağmur yağar, şimşek çakar, gök gürler ve korkarsın fakat hepsi sadece bir saat sürer, atar içindeki kini, sis yok olur, penceremdeki buğu gider. sonra susar mart ayı ilkbahar gelir ve çiçekler açar işte hepsi bu.