“Gerçek savaş”ın elektronik aktarımı yufka yüreklilerin yüreğine biraz su serpiyor. Kişi bu kurşunlama ya da bombalamanın ne [neye yönelik] olduğunu kolayca unutuyor. Sonuçta kişi gerçekten kurşun atıp bomba yağdırmıyor, sadece elindeki kumanda ile oynuyor ve önündeki tuşlara basıyor. Himmler, Bolşevik ve Yahudileri öldürmekle görevli Einsatzgruppen’inin akıl sağlığı için endişelenebilirdi. Fakat General Schwarzkopf’un kendi katliam kıtalarının sağlığı hakkında endişelenmesine gerek yoktu. Çünkü bunlar kurbanlarını gözleriyle görmüyorlardı; cesetleri değil sadece ekrandaki göstergeleri sayıyorlardı. General’in pilotları bombalama uçuşlarından dönerken heyecan ve kıvanç duygularıyla “Tıpkı filmlerdeki gibiydi”, “Tam da bir bilgisayar oyunu gibiydi” diyorlardı. Ve General’in dünyanın dört bir yanındaki hayranları, televizyonlarından, eğlenceli atari oyunlarından çok iyi bildikleri resimleri nefeslerini tutarak izliyorlardı: Çarpışan noktalar. Bunların gördüğü şey [bir savaş değil] çok iyi oynanan bir oyundu.