ARKADAŞINI ETİKETLE VE SENİN
ANLATAN RENGİNİ SÖYLESİN.....
BEYAZ: doğal
MAVİ:artist
SARI: sempatik
YESİL: güvenilir
SİYAH:sever ama beli etmez
GRİ: neşeli
PEMBE: aşık
KIRMIZI:lider
MOR: büyüleyici
LACİVERT:gıcık ama tatlı
Sizin hiç küçükken kırmızı bir bisikletiniz oldu mu ? Benim oldu ama kırmızı değildi lacivertti ve adı fırtınaydı. Lacivert fırtınama atladığım gibi zamanı unutur ve delice pedal çevirirdim. Hey gidi güzel yıllar ekmeğin kaç para olduğunu bilmediğimiz, oyundan başka bir şey düşünmediğimiz kıymetli yıllar... Can Dündar beni bir kırmızı bisikletle taaa çocukluğuma götürdü.
Can Dündar Kırmızı bisiklette bize baba olma serüvenini, kendi babasıyla olan ilişkisini, oğluyla yaşadıklarını ve bunların yanı sıra başkalarının babalık deneyimlerini samimi bir dille anlatıyor. Kitabın sonlarına doğru gözlerin buğulanması garanti.
Tüm babaların ve özellikle baba adaylarının kesinlikle okuması gereken bir kitap.
Başlamam gerek biliyorum , ama nereden. Her zaman bir yolunu bulurum aslında başlamanın. Bu kez neden olmuyor ki? Bir şeyin olmasını mı bekliyorum başlamak için? Hiç bir şey yetmiyor artık, neden bilmiyorum. Kaç gün oldu gideli, üç mü daha? Çok uzun geldi bu kez.Bir hafta olmuştur diyordum. Gelmeyeceğinden belki, kesin konuştu giderken.
Öldüğümüzde ne olacağız abla?
Bakışlarımı dalgınlığımdan kurtarıp sordum,
Anlamadım ayşe?
Öldüğümüzde diyorum.. Ne olacağız?
Hüzün dolu bir merakla başını hafifçe kırıp sorduğu bu soru, ben de aynı yanıtsızlığı barındırsada onun zihnindeki soruları dik tutabilmek amacıyla, derin bir nefesle cevapladım..
Meslek gibi oldu sorun.. Terfiside
Tarih 13.05.2011 ve ben hayranı olduğum İranlı kadın şair sevgili Füruğ Ferruhzad'ın Güneş Doğuyor adlı şiirini Farsça'dan Türkçe'ye çevirmiştim, dün gibi aklımda sözlükleri karıştırıp tek tek kelimeleri yerlerine yerleştirme telaşım.. işte o amatör çeviriyi sizlerle de paylaşmak isterim..
GÜNEŞ DOĞUYOR
Bak gözümün içindeki keder
Nasıl da
Gökkuşağı niçin yuvarlaktır?
Su damlası ve yakıcı güneş. İşte gökkuşağı bunlardan oluşur. Atalarımız gökkuşağından çok korkarlardı. Onu Tanrıların elçilerinin geçmesi için yapılmış bir köprü olarak görüyorlardı. Yağmur ve güneş ile ilişkisi ilk olarak milattan önce 310 yıllarında Aristoteles tarafından ileri sürüldü. Günümüzde ise bir sır
Beyaz: Spî
Kahverengi: Qehweyî
Siyah: Reş
Açık...... : e vekirî
Kırmızı: Sor
Koyu ........ : e girtî
Sarı: Zer
Bej: qîçik
Yeşil: Kesk
Al: Sor
Mavi: Şîn
Lacivert: Lacîwerd
Ey...Jeh'Ra -Sen-
Dünyanın ışıltısı...
Suyun şırıltısı.
Ruhumun kımıltısı...
Sana yazmak istediklerim duygularıma sadece bir fragman niteliğinde kalır...
Sen şehri harap da edersin saray da...
Sen de kuşlar göklere uçar da...konur kafese de
Sen aşkı konuştursun da...lal edersin de...
Sen kitaplar yazdıran...Sen kitaplar
“Buz gibi bir günde hızlı hızlı yürürken, birden ayağımın ucunda bir cüzdan gördüm.. Hemen aldım.
Sahibini gösteren bir kimlik vardır diye acele acele açtım..
Üç dolar çıktı..
Bir de buruşmuş, sararmış, eskimiş mektup..
Belliki yıllardır, o cüzdanın içinde duruyordu.
Zarf öylesine harap olmuştu ki.. Sadece tepedeki ‘İade’ adresi